MENÜ

İtiraf et Başkan!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Başta federasyon başkanı, kulüpler ittifakı, bir kısım medya unsurları ve küfür geleneğiyle yaşamını sürdüren taraftar gruplarıydı yani, ayrılma kararının nedeni... Güç birliği ve tepki katsayısı giderek artan bu birlikteliğin karşısında artık duramayacağının itirafıydı bu bir anlamda. Karşı duramayıp pes etmek, mücadeleyi kaybetmekti... Çok daha önemli ve Fenerbahçe camiası açısından tehlike sonucu ise şuydu bu teslimiyetin; Fenerbahçe başkanları artık Fenerbahçe kongre üyeleri dışındakiler tarafından değiştirilebilirdi! Aziz Yıldırım’ın, karşı cephedekilerin yıkıcı etkisine boyun eğdiğini itiraf ederek, görevi bıraktığını açıkladığı anlar, aslında Türk sporunda yeni bir dönemin başladığının işaretiydi! ...Evet! Aziz Yıldırım, salı günü de aynı gerekçeyle görevi bırakmak zorunda kaldığını yinelerse, yeni bir çağ başlamış olacak Türk sporunda... 100 yıllık Fenerbahçe Spor Kulübü’nün reisi kim olacaksa bundan sonra, diğer tüm güçlü kulüplerin ya da güç birliklerinin ve sporun içindeki kurumların, bir kısım medyanın icazetini de almak zorunda kalacak. Onların “olur”u alınmazsa, daha doğrusu gönlü olmazsa, yeniden tribünlerde küfürlerle, kurumlarda çifte standartlı kararlarla, diğer kulüp başkanlarının, yöneticilerinin, çıkarcı bir kısım medya unsurlarının zorlamalarıyla, asırlık Fenerbahçe Spor Kulübü başkanını değiştirmek zorunda kalacak... İster 12 bin kongre üyesi olsun, ister 50 bin... İster 50 bin Fenerbahçe Kart sahibi olsun, ister 500 bin... Fenerbahçe’yi yönetmek, Fenerbahçe camiasını temsil etmekle görevli reis, diğerleri ‘olur’ verirse barınacak... Eğer, bu ‘güçsüzlük işareti’ gerekçe değil de, ortalığı saran (keşke saran yerine başka bir kelime kullansaydım) dedikodularsa ayrılma nedeni, yani siyasi baskı veya geçmişte yaptığı bir hatayı gündeme getirme şantajıysa efsane başkanı 100. yıldan mahrum eden; bu da en az diğeri kadar tehlikeli... Bu şüphe veya gölge üzerinde kaldığı sürece, ‘efsane’ yakıştırmasının da çok fazla sürmeyeceği bilinmeli... Ne bileyim, kafadan atıyorum; örneğin askerlik yapmamış olması ve bunun ortaya çıkarılma tehdidi ise ayrılış nedeni ya da yere tükürmüşse Kalamış’ta yürürken veya alkollü araç kullanırken yakalandıysa Feneryolu’nda ya da bir zamanlar inşaatlarından birinde kullandığı betonun dozu gerekenden daha azsa, ülkeye bu kadar hizmet etmiş bir işadamı olarak, ‘hatasız kul olmaz’ mantığıyla ve milyonların gönlündeki ‘reis’ sıfatıyla bunu kendisi itiraf etmeli... Ve bu itiraftan sonra, günlerdir geri dönmesi için çaba sarfeden taraftarlarının ve kongre üyelerinin güvenini ölçmek için, yeniden aday olduğunu ilan etmeli... En iyi yanıtı alacaktır, temsil ettiği yaklaşık 12 bin Fenerbahçe Spor Kulübü kongre üyesinden. Seçilmezse, herkesin gözüaydın! Ancak seçilirse, o gün tartışmalar ve soru işaretleri biter. Kararı, Fenerbahçe Spor Kulübü’nün asıl sahipleri vermiştir çünkü. Diğerleri artık ne kadar parçalasalar da gırtlaklarını, onlara klozetin içinden beslenmek düşer...

YORUM YAZ