MENÜ

Demiş bir kere!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Futbol takımının son dönemdeki tüm kayıpları sonrası, hakem ve kural hatasından söz ettiği için Galatasaray Spor Kulübü’nün ileri gelenleri, birkaç kelam ettik aleyhlerine iki gün önce...
Biraz, hatta çokça alay da vardı işin içinde. Olmalıydı da bize göre ki, ondan öyle yazdık. Hak edilmişti bu kadar ‘caz’a, bu kadar ‘ti’ sesi...
Peki, onca ağır, hiddetli, şiddetli, yakışıksız, mesnetsiz tepki niye, birkaç kelam üzerine! Üstelik biz bir kişiyiz, etimiz, budumuz ne! Ne hıncalmak niyetimiz, ne öcalmak; sadece zamanlaması tam yerinde, hiciv ya da kara-mizah bizimkisi!
Gelen elektronik postalar, sanki haklı olduğumuzun somut delili. Sandıkları kadar olmasalar da, kalabalıklar oldukça! (Bakın ‘sandıkları kadar’ diyor yazan! ‘sandıkları’ diyor! ‘sandık’ diyor bir daha, anlayamayana)
Tamam kalabalıklar da; Galatasaray’ın haklarının önüne, Amerika’daki hocanın hakları çıktıkça gelen tepkilerde, tuhaf oluyor insan! Tuhaf ve gerçekten haklı ve farklı hissediyor kendini!
Biri diyor ki örneğin, “Amerika’daki hoca” dediğin, senin camiana destek vermiyor diye değil mi bu çırpınışın”...
İşte, zurnanın ‘zırt’ dediği yer! İşaret etmek istediğimiz de, tam olarak bu zaten.
Devir; yaşayan, yasayan, yürüten, yürüyen, düzen... Asla kabul edemeyeceğimiz bir nokta şu gelinen...
Bir kere bile eğilip, bükülmedi, “Aziz abi” diye yazmadı örneğin bu kalem! Çok fazla ‘es’ geçmedi rakibin verilmeyen penaltısını. Az eleştirmedi, kendisine araba almayanın, eşine iş bulmayanın, hatta yılda bir kere bile zor görüştüğünün bir hatasını!
Şehit olan erleri de, yan gelip yatanı da, ‘ananı da al git’ diyeni de, kirletilen dereyi de, tükürülen sokağı da, rakip kaleciyi oyundan attıran sahtekarı da yazdı, günü geldiğinde!
Hiç saplantısı, bağlantısı, hatası, eksikliği yok mu! Tabii ki var, çok var...
Atatürkçülük var bir kere. Tam bağımsız bir Türkiye hayali var! Cumhuriyetçilik, milliyetçilik, halkçılık, laiklik, devletçilik ve devrimcilik var. Eksiklikse, hataysa, suçsa bunlar; sonuçlarına katlanmaya hazır; çünkü onun için değişmez, değiştirilemez düsturlar!
Gerisi gelir, geçer! Hatta deler geçer, kimin umurunda.
Nef’i gibi, “yakalarsam (vezin tutsun) babamı bile hicvederim” demiş bir kere, yazmaya başladığı 13 yıl önce...

YORUM YAZ