Arama

Popüler aramalar

Cömert!

Haberin Devamı

Takımlar arasında bu kadar güç farkı olunca, değerlendirme yapmak, iyi, kötü, başarılı, başarısız gibi sıfatları isimlerin, teknik adamların veya topyekün takımların önüne koymak zor oluyor doğrusu.
Hedef, güç, kalite uçurumlarına bir de saha ve hava olumsuzlukları eklenince, işin içinden iyice çıkılmaz, kalem oynatılmaz, klavye tuşlanılmaz bir hal alıyor durum.

Selçuk Dereli ve yardımcısı Ömer Faruk Yeşil de olmasa, tek kelime eleştiri bile üretemeden tükenecek bir yazı olurdu bu. Beyaz fonda, kaleye girmek üzerereyken gereğinden fazla açılan kola çarpıp yere düşen kırmızı topu, pozisyona çok yakından bakarken görememek olası değil. Görüp de, bir önceki satırda yazdığı gibi ‘çarpma’ muamelesi yapmak da pek mantıklı değil. İkili mücadelelerde sıkça çalınan düdükler, hava ve saha olumsuzluklarının göz önüne alınmamasıyla ilgili bir eksikliktir. Böylesine tecrübeli bir düdüğün bunu dikkate alamamış olması ve böylesine acemi davranması ise, herhalde form durumuyla ilişkilendirilebilir.

Buz gibi ofsaytı kaçırıp, Lugano’nun sıradan ve gereksiz itirazlarla profesyonelliğe yakışmayan bir sarı kart daha görmesine neden olan yardımcı Ömer Faruk Yeşil’in, daha sonra iki kez Tokatspor atağını hatalı bayraklarla kesmesi de, formsuzluk şemsiyesi altında mutlaka eleştirilmelidir.

Kısa ve futbolun teknik yönüyle hiç ilgilenilmemiş bu satırlar tam bitmek üzereyken akla birden Güiza gelir! Yağmurlarda, çamurlarda, deplasmanda, İstanbul’da ve nihayet karla kaplı bir satıhta, yakaladığı fırsatları kullanamayan İspanyol’a acil bir sıfat öngörülmelidir. Herhangi bir cümlede kullanılmasına gerek yok, başlık yeterlidir...

Yazarın Diğer Yazıları
Tümü

‘’Sow'a rağmen!‘’

12 Ocak 2009, Pazartesi 03:30
YAZININ DEVAMI

‘’Seyirlik maç!‘’

12 Ocak 2009, Pazartesi 03:30
YAZININ DEVAMI