73. gün!

Bu satırları yazarken; 72. gün... Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı, özgürlüğünden yoksun 72 gündür.
Haberin Devamı ›
Okuyorsanız eğer burada yazılanları; artık 73. gün...
Saracoğlu’ndan, Dereağzı’ndan, Samandıra’dan, sporcularından, taraftarlarından, evinden, evlatlarından uzak Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı.
..Ve çocukları, Sarı-Lacivert Çubuklu ile sahada bir kez daha. Ancak, ne o var ne de çubukluya gönül veren on binler; kendi emekleri, gayretleri, birikimleri ve birliktelikleriyle yıkıp, yeniden inşa ettikleri statlarında...
Rakipleri de Orduspor. “Ordu” diyen de çok tabii. Ne anlamlı bir tesadüf değil mi! Bir tarafta Fenerbahçe, bir tarafta Ordu!
Stadın dışı ve çevresindeki, hatta ülkedeki büyük Sarı-Lacivertli kalabalığın çoğunluğu, takımlarına destek verirken, başkanlarının ve kulüplerinin başına gelenleri unutmamış ve kolay kolay da unutmayacaklar gibi! Her zamanki kadar konsantre değiller futbola.
Tabii ki, kıpır kıpır içleri takımları için hâlâ. ‘Büyük Usta’dan, “Aykut hocamızın kendisine şans verdiği zamanlarda, yüzündeki ‘heyecanlı tebessümüyle’ görevini yerine getirmeye çalışan Gökay kardeşinize kadar”, Sarı-Kanaryalar’ından vazgeçecek değiller ya! Kanaryalar’ın atacağı gollerden çok daha fazla istedikleri açık, başkanlarının sağlıkla tekrar özgürlüğüne kavuşacağı günleri ama!
Haberin Devamı ›
Kadıköy’de en son 20 Kasım 1985’de karşılaşmıştı iki takım. Ben, lise tarafındaki açıktaydım, o Çarşamba maçında. Klasik, okul yerine maç tercihiydi. Nasılsa artık, ‘devam zorunluluğu’ da yoktu, okul üniversiteydi. Onur (Kayador) ve Müjdat’ın (Yetkiner) golleriyle kazanan Kanaryalar çok kaçırmışlardı o gün. Sahanın en iyisi de, rahmetli Hüseyin’di (Çakıroğlu).
Bundan 9421 gün önceydi...
Günler çabucak geçiyor. Bazı şeyler hiç unutulmuyor, unutulmamalı da zaten!