Arama

Popüler aramalar

Tabelayı parçalayacakken...

Haberin Devamı

Fenerbahçe kalecisi Volkan, Eneramo’nun üzerinden yükselip topa sahip olduğunda 25. dakika oynanıyordu. Volkan, 43. dakikaya kadar 2 geri pas dışında topa dokunmadı, Beykan’ın golüne kadar yere bile yatmadı. Fenerbahçe’nin Sivas’a karşı sezonun en baskılı oyununu sergilediğini anlatan birçok istatistik sıralayabilirsiniz ama sanırım en etkilisi kalecisinin kadraja girmeden maçı bitirmesi olur.

Genetiğine aykırı gol

Fenerbahçe, ligin en iyi savunma takımı. Burada Vitor Pereira’ya hakkını teslim etmek gerek. Galatasaray maçından bu tarafa set oyununda çok iyi pozisyon alıyorlar, kolay gol yemiyorlardı. Dün geceye kadar. Volkan Şen topu kalesinin 70 metre uzağında kaptırdığında Souza ve Kjaer’in rakibe temas etmemesinin bir izahı olabilir. Lakin taça çıkan toptan sonrasının izahı olmaz. Fenerbahçe defansı yerleşmiş, rakibe göre pozisyon almışken Topal ve akabinde Gökhan’ın adamı unutup alana gitmesi anlaşılır bir durum değil. Bu gol, Fenerbahçe’nin savunma genetiğine aykırı.

Çare; 10 numaralı oyun

Bu kadar baskılı oyunda Sivas’ı çözememenin temel gerekçesi pozisyon yoksunluğu değil vuruş ve son pas kalitesiydi. Sezonun geneline baktığımızda Fenerbahçe’nin rakipleri çözme ve daha da önemlisi tabelayı parçalama konusunda hep bir çilingir eksiği var. Beşiktaş çift 10 numaralı oyunuyla öndeki 5’liden maksimumu alıyor. Pereira ise 10 numarasız oyunla hücumu riske ediyor. Dün geceden bağımsız olarak söylüyorum, Fenerbahçe için çare; 10 numaralı oyun. Bu role en uygun oyuncu Diego ama Pereira onu çok uzun mesafelerde oynattığı için sınırlı verim alıyor.

Fenerbahçe taraftarı yakın zamanda Ersun Yanal’la ilk 17 maçta 8 kez 3 ve üzeri gol görmüşken, çok eleştirilen İsmail Kartal’la bile 17/3 kez bunu yaşamışken, bu fiyakalı kadronun sadece Mersin’e 3 atmasına sevinemiyor.

Yazarın Diğer Yazıları
Tümü