Sakin kalmak!
Haberin Devamı ›
Trabzonspor’da Fenerbahçe maçlarına yüklenen anlam malum... Ancak aşırı motivasyon ve telaşın bugüne kadar Bordo-Mavililer’e hiçbir şey kazandırmadığı ortada. O nedenle de kritik randevuda hem şehir hem de takım sakin kalmak zorunda.
Trabzonspor ve şehir Fenerbahçe maçlarına büyük önem veriyor ama istenen sonuçlar uzun zamandır gelmiyor. Temel faktörler nedir?
Aşırı motivasyon hep ters tepiyor
Fenerbahçe ile oynanan maçlara yüklenen anlam herkesin malumu. Gerek şehir, gerek yönetim, gerekse de takım için bu aşırı motivasyon 2011’den bu yana ters tepiyor. 5 yıldır Trabzon Fenerbahçe’yi yenemiyor, yenemediği gibi 6 Mayıs 2012’den bu yana rakibine gol bile atamıyor. Bugüne kadar aşırı motivasyon; telaş ve hezimetten başka birşey getirmedi Trabzon’a. Artık tarz değiştirmek, yeni bir sayfa açmak, yeni bir yöntem denemek şart. Fenerbahçe karşısında şehir de, takım da sakin kalmak zorunda. Başkan Usta’nın medeni söylemleri, Aziz Yıldırım’ı açılışa daveti en az Yanal’ın taktik tahtasına yazdıkları kadar önem arz ediyor. Şehir ve tribünler sakin kalmayı başarmak zorunda. Yoksa kaybedilen sadece 3 puan olmuyor, haftalarca stat kapanıyor ve olan yine Trabzon’a oluyor.
Pozisyon bulan ama gol sıkıntısı çeken bir Trabzonspor var... Bu, Fenerbahçe maçına nasıl yansır?
Santrforlar atmazsa sezon bitmez
Kağıt üzerinde iyi santrforlara sahip görünse de Trabzon için tehlike rakip ceza sahasında gizli. İlginçtir, Trabzonspor rakibin ceza sahasına en çok giren 3 takımdan biri olmasına rağmen pozisyonların sadece yüzde 6,9’unu gole çevirebilmiş. Bu, Trabzon ölçeğinde bir takım için belki de bir daha göremeyeceğimiz bir rakam. İnanılır gibi değil ama maalesef gerçek. Trabzon’un bu sorunu santrforlarından kaynaklanıyor. Ligin ilk 15 haftasında Trabzon santrforları 40 şut çektiler (N’Doye 18, Suk 15, Muhammed 7, Sheydaev 0) 18 kez isabet ettirdiler ama sadece 1 kez golü buldular. O da Galatasaray maçında N’Doye’un attığı gol olarak kayıtlara geçti. Oyunun odağında olmalarına rağmen gerek N’Doye, gerekse de Jun Suk beklentilerin çok altında. Fenerbahçe’ye karşı Skrtel’in yokluğunu değerlendirmek zorundalar.
Ev sahibi için pazartesi günkü karşılaşmada en kötü senaryo ne olur?
En kötü senaryo ilk yarım saatte geri düşmek
Trabzonspor’un Fenerbahçe’ye karşı son 5 yılda sahada yaptığı en büyük yanlış; aşırı motivasyon ve telaşlı başlangıçlar. Fenerbahçe, rakibinin aceleciliğini son 5 maçın 4’ünde ilk 30 dakika dolmadan gol atarak değerlendirmiş. Bu telaş Trabzon’a hiç yaramıyor. Trabzonspor bu sezon ilk golü yediği 7 maçı da kaybettiğine göre, Ersun hocanın taktik tahtasına yazacağı ilk madde ‘sakinlik’ olmalı. Fenerbahçe’ye karşı Trabzon’un başına gelecek en kötü senaryo ilk 30 dakikada gol yemek olur. Trabzon reaksiyonel bir takım olamadı bu sezon. 1-0 geride oynamayı beceremiyorlar. O yüzden geri düştüğü 7 maçı da çeviremedi. Advocaat’ın oyun modeli topun karşısında durmaya endeksli olduğundan Fenerbahçe için kontrataklar en etkili silah. Sakinliği unutup yüklenmek kanat savunması sorunlu Trabzon için felaket olabilir.
Orta sahadaki belirleyici isim Trabzonspor adına kim olabilir ve nasıl?
Ekici’yi korumak zorundalar
Fenerbahçe’nin bu sezon en büyük esprisi rakibin merkezine yaptığı baskı. Muhtemelen Alper, Mehmet Ekici’nin üzerine oynayacak ve Trabzon’un yetenek merkezini köreltmeye çalışacak. Yanal oyunun içerisinde Mehmet Ekici’yi korumak istiyorsa ona çalımdan ziyade pas seçeneği yaratmak zorunda. İstasyon olma ihtimali düşükse de N’Doye’un bunu yapması, Ekici’yi Alper’in perdesinden koruyabilir. Ekici, ceza yayı civarında santrfor desteği alırsa şuta yönelebilir. Tek başına 4 santrfordan daha çok (42) şut atan Ekici’yi hem santrforla ceza sahasına sokmak hem de dönen topta yaydan şut attırmak Yanal’ın öncelikli planı olacaktır. Trabzon için hali hazırda en mantıklı seçenek de bu zaten.