Güneş'in istatistik yanılgısı
Haberin Devamı ›
İstatistik futbolda çok işe yarar ama her zaman doğruyu söylemez. İlk 4 hafta sonunda ligin rakipten en az top kapan ve ikili mücadele kazanan takımı Gençlerbirliği’ydi. Ankara temsilcisinin bu karmaşık sezon başlangıcı Şenol hocanın plan odağını yanlış yöne kaydırdı. Böylesi yumuşak bir takıma karşı merkezde Sosa’yı kullanıp, ön üçlüde Olcay, Quaresma, Töre’yle başlamak hocanın kağıt üzerinde kaldığının kanıtıydı.
Sezona ligin dinamiklerini bilmeyen Baxter ile başlayıp 3. haftada Mehmet Özdilek’i getirdiklerinden beri başka bir takıma dönüştü Kırmızı-Siyahlar. Doğa’nın merkeze geçişi bir çok arızayı düzeltti, direnci yükseltti.
Ligimizde bir takımın istatistikleri iyi de olsa kötü de olsa istikrar çizgisi 4 haftanın üzerinde seyretmiyor. Beşiktaş’ın, bu yanılgıya düşüp Mersin ve Trabzon maçlarında kullandığı ön alan diziliminin benzerini kurgulayarak oynadığı ilk yarı tek kelimeyle felaketti. Tanımlanamayan bir oyun oynandı resmen.
Quaresma başka dünyada
Beşiktaş’ın ön alandaki yetenek katsayısı yükseldikçe oyun standartları düştü. Temel sebep; Gençlerbirliği’nin istatistikler ışığında ön görülen yumuşaklığının ilk 4 haftada kalmasıydı. Ama Töre-Quaresma ve Olcay’ın baş döndürücü yer değişimleri de bu düşüşe yardım etti. Quaresma, bu takıma taraftarın transfer ettiği tek oyuncu belki de. Böyle oynarsa taraftarı kaybetme riski var. Resmen takımdan ayrı düz koşu yaptı koca ilk yarıda. 29’da taç atmaya gittiğinde topu aramakla meşgulken arkadaşları oyunu başlatmıştı bile. Yani o kadar oyunda değildi, dağınıktı.
Necip ve denge oyunu
Güneş’in, tanımlanamayan ilk yarının ardından Necip ve Cenk’i oyuna sürüp 4-4-2’ye dönüşü Beşiktaş’ı muhtaç olduğu denge oyununa taşıdı. Doğru oyunu yakalamışken Cenk ve Töre’nin yüksek gerilimin etkisinde kalmaları maçın ibresini hep nötr bıraktı. Son iki sezonu Beşiktaş bu gerilimden kaybetmişken, sahada daha sakin kalabilmeli. Bu kadar geniş bir hücum portföyüne sahipken telaş ve sinir oyun konsantrasyonunu çok düşürüyor Beşiktaş’ın.