Arama

Popüler aramalar

Advocaat'ın beklediğinden bile rahat

Haberin Devamı

Fenerbahçe son yıllarda Trabzon ile tansiyonu yüksek maçlar oynasa da tabelada hiç üzülmüyor. Avni Aker’deki son maçta tribünler dolu ve tansiyon beklentilerin çok çok altında kaldı. Başlangıç senaryosunda Ersun Yanal’ın takımı baş role soyunduysa da Yusuf Erdoğan’ın kırmızı kartla atılması, Lens ve arkadaşlarını rahatlattı. Sanırım bu senaryo Advocaat’ın tahmin ettiğinden bile kolaydı.

Taraftar hakemin doğru karar verdiğine emin olduktan sonra adaleti kendi sağlamak yerine oyuna konsantre oluyor. Bu futbolun yazılı olmayan kuralıdır. Yusuf’un atılmasına ikna oldukları için tansiyon yükselmeden senaryo ilerledi.

Her şey Lens’in istediği gibiydi

Volkan Demirel geçen hafta ‘Bazı maçlar kalecilerin istediği gibi olur’ demişti. Sanırım dün gece de oyunun tüm kurgusu Lens’in istediği şekilde gelişti. 11’e 10 oynarken Trabzon haddinden fazla alan bıraktı. İlk gole yapılacak bir şey yok, neticede penaltı. Ama ikinci golü Trabzon aşırı telaştan kendisi çağırdı. Fernandao’nun kaptığı top ve akabinde Lens’e uzattığı pas Sow’la bittiğinde oyunun fotoğrafı çok netleşti. Lens istediği tüm alanları buldu. Zeki ile Lens’i riske etmek çok mantıklı bir seçenek olamaz. Çünkü Lens ligin en formda ve fark yaratan forveti.

Yusuf’tan sonra senaryo değişti

Trabzon açısından Fenerbahçe maçlarına yüklenen anlam şehre ve takıma bol miktarda telaştan başka bir şey getirmiyordu. Zaten Ersun Yanal’ın taktik tahtasına yazdığı ilk cümlenin ‘sakin kalın’ olduğunu tahmin etmek zor değil. Maç başlangıcında Yusuf ile Castillo’nun kanat oyunları, Fenerbahçe’nin ayarlarını ilk yarım saat bozdu desek hiç yanlış olmaz. Zira Fenerbahçe merkezden kazanıp kanattan götüren bir takım. Castillo, ligimize oranla çok daha yumuşak kalan MLS’den geldi. Fakat Yusuf’un atıldığı 29’a kadar sanki Şener MLS’ten gelmiş gibiydi. Mustafa Akbaş’ın Lens ve Şener’e rağmen Castillo’nun açtığı kanaldan gelip attığı 2 şut bunun ispatıydı.

Yazarın Diğer Yazıları
Tümü