Kükreyen Galatasaray!

Kimler mi bahsi geçenler...
Öztürk-Dürüst: Seçimlerden önce bile ikili arasında soğuk rüzgârlar esti. Dürüst yönetimin sakin, Öztürk ise şahin kanadı. İkisinin stilleri asla örtüşmeyecek. Ancak unutulmamalı ki uyum zıtlıklardan doğar. Karşılıklı eleştiri yerine övgü belki bu ikiliyi yenilmez kılar.
Haberin Devamı ›
Dürüst-Doğan: Ali Dürüst gibi bir tecrübeden yararlanmak zorunda Sedat Doğan. Ağabeyi kızdırmamak gerek. Haklı olsa bile Galatasaray yönetiminin yapısı bu tür çıkışları kaldırmaz. Kısa sürede ‘’ileri gelen’’ olma düşleri sahibi için hep kâbusla son bulmuştur; kime ne kadar yakın olunursa olunsun.
Öztürk-Terim: Ne olursa olsun biri seçilmiş yönetici, diğeri ise maaşlı eleman. Taraftarın sevgisini erk mücadelelerinde kullanmak üstünlükler sağlar gibi görünse de uzun vadede kişiyi zayıflatır. Terim’in bundan böyle özellikle Galatasaray terbiyesinden bahsederken onun kurallarını hatırlayarak konuşması gerekir. Bir yöneticiyi odasına çağırmak, haddinin ölçüsünü belirlemeye çalışmak hiçbir çalışanın haddi değildir.
Haberin Devamı ›
Aysal-Yönetim: Başkan Ünal Aysal büyük güçlerle geldi başa. Önceliği futbolda başarı olmayan Galatasaraylılar’ı biraz daha fazla ciddiye almalı. Bu tür çözümlü krizciklerde daha gür sesle araya girmeli. Onu seçenlerin yüreklerini serinletmeli. Futbolun ve meteorolojinin bu sıcak günlerinde camianın o serinliğe fazlasıyla ihtiyacı var.
Diğer yöneticiler: Bu tür durumlarda alttan çalışmak, taraf olmak Galatasaray’a zarar getirir. Unutmamanız gerek ki genel kurul üyeleri sizi oraya çalışmanız için gönderdi, kamplaşmanız için değil.
Yerli futbolcular: Son maçlar için şükran duyuyor bu taraftar size. Ama aynı isimlerin geçtiğimiz yıllardaki durgunluğuna da içten içten sitemliler, kasıt arıyorlar Rijkaardlı, Hagili başarısızlıklarda, haberiniz olsun. İyisi mi ağabeylerinize bakmadan işinize bakın. Siz takımı zirveye, taraftar da sizi bulutlara çıkarsın.
Yabancı futbolcular: Biliyorum ki para için buradasınız. En yakın örnek ebedi dost Fenerbahçe’ninkiler. Öncü depremde çil yavruları gibi dağıldılar. En ‘’Cesur Yürek’’ bile gemiyi fare gibi en önce terketmeye bakıyor. Burada olduğunuz sürece paranızın hakkını verin, yeter.