MENÜ

Aydınlıktan karanlığa!

Abone Ol Google News

Geride bıraktığımız yıl içinde Beşiktaş, çok şey yaşadı. Düşme hattının üstünde kalır denilen takımı, Sergen hoca ayağa kaldırdı. İki kupa kaldırıp tarihe geçti. Bu sürecin öncesinde Başkan Çebi’nin teknik ekip hamlesi karşılık buldu. Dolu tribünler önünde imzalar atıldı. Camia, pandemi sürecinde mutluluklar yaşadı. Yılın ikinci yarısı itibarıyla gerilim ve çöküş devrine geçildi. Eski alışkanlıklarını öne çıkaran hoca ile takım arasındaki bağlantı koptu. Yanındakiler de, ‘Kral çıplak’ı’ oynadı! Önce Avrupa vitrini puansız kapandı. Ligde istikrarsız sonuçlar geldi. Hiçbir hocaya nasip olmayan kredi, tükenip gitti. Sergen Yalçın ile yollar ayrıldı.

Haberin Devamı

Yıldızlar parlamadı

Beşiktaş, önce Ghezzal ve Rosier’le sözleşme yeniledi. Alex, Pjanic ve Batshuayi alındı. Bu üçlü için, ‘Ligin tozunu atarlar’ yaklaşımları vardı. Geçmiş kariyerlerine ihanet ettiler. Oynadıkları maçlarda katkıları yok denecek kadar az oldu. Diğerleri de ayak uydurunca zirvenin eteklerinde kalındı. Müzmin sakatlar: N’Koudou ile Gökhan daha da geri gitti. Sakatlıklar can sıktı. Hakem hataları da eklenince Kartal çakılıp kaldı.

Haberin Devamı

Yönetim ne yapsın

Başkan Çebi ve ekibi kriz sürecini idare etmeye çalıştı. Ödemeleri zamanında yaptı. Tesisleri, ortamı elverişli hale getirdi. Ancak iki ana konuda geride kaldı. Sezon başı kampını yaptıramadı. Teknik ekip işi yokuşa sürdü gerekçesinin arkasına geçti. Diğeri ise oyuncuya dayalı sistem. Takım içindeki gruplaşmalara karşı radikal karar alınmadı. Bunun dışında profesyonelleşmeye geçti. Görünengörünmeyen konularda radikal adımlar attı.

Önce sözleşme dediler

Sezon sonu sözleşmeleri bitecek olan Vida ile Larin, önceliği yeni mukaveleye verdiler. Yıllık 2.5 milyon Euro’da direttiler. Ortaya koydukları performans ise taleplerinin tam aksi trendindeydi. N’Sakala’dan önce kadro dışı kalan; Lens, Douglas ve Ljajiç en kolay para kazanan isimler oldular. Yan gelip yattılar. Keyiflerine baktılar. Bu cezanın oyuncuya değil, kulübe kesildiği görüşüne katılıyoruz..

En kötü karar...

Meşhur bir söz var. ‘En kötü karar, kararsızlıktan iyidir’ diye. İşte tam olup biten bu. Sergen hoca sonrası, yabancı ve genç isim arandı. Ancak ritim tutan olmadı. Önder hoca iyi işler yaptı. Kararsız kalındı. Biliç, Güneş başta olmak üzere birçok isim farklı kanallardan devreye girdi. Mayıs ayında olağan seçime gidecek olan Başkan Çebi, net karar veremeyip konuyu sürüncemede bıraktı. Yeni yıla girdik durum hala netleşmiş değil.

Kupaya sarıldılar...

Gol sorunu, geçen yılın sendromu oldu. Öyle ki, sadece bir futbolcu (Pesiç- Karagümrük) çift haneli (11) rakama ulaştı. Batshuayi, Larin, Güven skor üretmeyi geri plana itti. Takviye yapılan Kenan, çok şans bulmasına rağmen ne gol attı ne de attırabildi. Yeni yıla elde kalan tek hedef kupa oldu. Altay’ı eleyip son 16’ya kalan Kartal, aydınlıktan karanlığa geçtiği durumdan, yeniden güneşi görmek istiyor.

YORUM YAZ