'Hagi budur, Hagi çalışır'

Haberin Devamı ›
On’u Dünya’da kimseyle kıyaslamaya kıyamayan, kıyaslayanlarla gücünün yettiğince mücadele eden, örneğin Karpatların Maradona’sı saçmalığına isyan eden bir Hagikolik sıfatıyla geçen hafta ortasında bayram ettim. Galatasaray kaybettiği geçen sezona bir yenisini daha eklemek üzere iken dümene Gheorghe Hagi yerleşti. Basın toplantısıyla başlayan, Kadıköy’de meyvelerini vereceğini belirginleştiren süreç değişikliğin boyutlarını ortaya koydu. Tembel selefinin yerine gelen Hagi, Olgun Cafer’in geçen yıllar içinde mükemmele yaklaştırdığı çevirileriyle aktardığı görüşleriyle Galatasaray’daki eksikliği netleştirdi. Hagi uzun yıllar boyunca Romanya dışında çalışmanın getirdiği diplomatlık ve kişiliğinden kaynaklanan zarafetiyle geçmiş döneme ilişkin görüşlerini sundu. Hem yaptığı açılış konuşmasında hem de soruları cevaplarken her cümlesinde sürekli biçimde ‘çalışmak’ kelimesini kullandı. Hatta bir sorunun cevabında aynı kelimeye üç kez başvurarak başarının sırrını ‘çalışmak, çalışmak, çalışmak’ diye somutladı. Ben Hagi’nin bu değerlendirmesinin temel eksikliği gördüğünün en güzel kanıtı olarak nitelendiriyorum. Teşhis konulduktan sonra tedavi çok daha kolaydır. Gereksiz ayrıntılara, hedef saptırmalara, sabote eden oyuncu saçmalıklarına yönelme yolu kapanmıştır. Hagi’yi yedi yıl süren Galatasaray döneminin bir anını bile kaçırmamaya çalışarak izleyen kişi sıfatıyla sözlerinin hakkını vereceğini adım gibi biliyorum.
Hagi’nin altını çizdiği bir diğer unsur da ‘Evime, yuvama, aileme döndüm’ tespitidir. Bu üç kavram da insanlardaki emniyet duygusunun metaforlarıdır. Hagi kendisini güvende hissetmek istediğini söylemektedir. Geçen hocalığında elini-kolunu bağlayan yöneticiler ile taraftara gönderme yapmaktadır. Hakkını teslim edelim Galatasaray taraftarı imza töreni, Saracoğlu’na uğurlayış, maç boyu ve dönüşte üzerine düşeni yapmıştır. Destek herkesce artarak sürmelidir. Zira ‘Hagi budur, Hagi çalışır’. O halde sonsuza dek ‘I love you Hagi’...