MENÜ

Özür ve kabahat!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Kulüp sadece Jardel meselesi nedeniyle mi, bu hale geldi. Brezilyalı işin bir parçası. UEFA Kupasını kazanan kadroyu ne hale getirdiniz, kim verecek hesabı? O ruhu iğdiş etmek için yaptığınız operasyonların günahını Allah sormaz mı? Galatasaray’ın bu vaziyete gelmesi için, Fatih Terim de dahil giriştiğiniz rant kavgasının bedeli ödenmektedir şimdi. Başarıyı paylaşamayan, hazmedemeyenlerin giriştiği dövüşün faturası, elbetteki olacaktı. Çıktı! Nerede Tugay? Beş yıldır futbolun beşiğinde. Emre, Okan, Ümit Davala, Arif, Hakan Ünsal, Capone, Fatih Akyel ve Hakan Şükür o günlerde bozuk para niyetine dağıttığınız diğer yıldızlar. Esas sorulması gereken konu, o muhteşem kadronun dağıtılması değil mi? Süren Jardel’in gönderilmesi zararı ‘11 milyon dolar’ diyor. Az mı? Brezilya’lının kendisine ve gönderme uğruna alınan, üç işe yaramaza verilen 6 milyon dolar ne olacak? Koy üzerine 13 milyon dolar karton ASY projesini. Ardından AIG meselesini 20 milyon dolar. Sonra Denizli ve Samsun bombaları, 15 milyon dolar. Başka, ‘Bankalardan borç para alındığında, faiz yükünü yöneticiler öder’ teamülü kimin zamanında kalktı? Süren zamanı! Sonra Canaydın ve Terim dönemi, 60 milyon dolar da yanlış transferlere... Daha bir kamyon dolusu para ziyanı var da, en belirginleri ele aldım. Yekün ne oldu? 125 milyon dolar. Ehhh, banka faizlerini de katın, çıkan rakama bakın! İşte Galatasaray’ın borçları. Evet ‘Peçeli muhasebe’ verilerine değil de, gerçeklere bakan herkesin görebileceği bu cinayeti görmezden gelmek büyük maharet isterdi. Becerdiler. ‘GALATASARAY SON 10 YILDA HEP AYNI FAİLİ BELLİ KİMLİKLER VASITASIYLA VURULMUŞ, FAKAT CİNAYET ALETİ BİR TÜRLÜ BULUNMAK İSTENMEMİŞTİR!’ Bu gerçeklere yıllarca göz yuman, ancak sportif başarısızlıklar gelince uyanan muhterem kongre üyelerinin de, gelinen noktada unutulmaz katkıları olduğunu söylemezsem, kendilerine haksızlık yapmış olurum. Gerçekleri çok iyi bildiğini zannettiğim Selahattin Beyazıt ve Alp Yalman’ın, Süren ve Cansun ikilisiyle Galatasaray’ı kurtarmak adına bir araya gelmesi, durumun vehametini artırmakta, aymazlığın had safhada olduğunu da gün ışığına çıkarmaktadır. Beyazıt’ın Riva kongresindeki tutumu, kafasında başka hesaplar olduğu kanaatini uyandırmıştı bende. Gelişmelere bakıyor ve ‘Galiba yanılmadım’ diye düşünüyorum. Sorumlu konumda olup da eli cebine gitmeyenler, bir de Adnan Polat’ın can simidinden farksız girişimini kösteklemenin peşinde. Bunun adı ‘Galatasaray hainliğidir’ Konyalı Fenerbahçeliler’e sportmence destekleri nedeniyle ‘Helal olsun’ diyor, ‘Galatasaraylı’yım’ diyenlerin ne zaman uyanacağını da, merakla bekliyorum!

YORUM YAZ