MENÜ

Ne çileymiş be!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Gerginliğin de sınırı var. Benimki aştı taştı. Samanyolu gibi bir kült eserin sözlerini dahi şaşırdım. ‘Bir şarkısın sen ömür boyu sürecek. Belli oldu galiba, Galatasaray’ın şampiyonluk sevdası bu sezon da gerçekleşmeyecek...’ Ama umut fakirin ekmeği ya! Ye Mehmedim ye! Daldım yine hesaplara, bakiye mi? Kara... Kapkara... Evet Galatasaray’ın Kadıköy’den puan çıkarabilmesiyle ilgili ümidim yüzde 10’du. Galibiyeti Fenerbahçe’ye, beraberliği yüzde 30’a bağlamıştım. Bu mantığımdı elbette. Ya gönlümden geçen? Tam tersi! Yani işi bitirebilme ümidi. Hatta çok önceden yazmıştım, okurlarım anımsar belki, ‘Cim Bom oraya 4 puan farkla gidebilirse, ancak şansı olur’ diye. 3 puan önde gittiler kendilerini de beni de bitirdiler. Yaşam devam ediyor elbette! Ben bittim de ümitlerim bitmedi. Bir hafta mıydı, bin hafta mı? Trabzonspor’u nasıl takip ediyorum arkadaş. Kahve falı için, cafeleri dolaşıyor, dünyanın parasını veriyorum. Fincanın dibi karanlık çıktıkça Kanarya’ya yoruyorum. Ulan bu fal benim be! Düşünemiyorum. Neyse cumartesi geldi çattı. ‘Ne yaparız?’ diye soruyorlar. Cevabım ‘En az 2 atarız’ oluyor. ‘Evet Ankaraspor’u yenemezsek kimi yeneceğiz’ dediklerinde ‘Kardeşim ben Trabzonspor’u söylüyorum’ diyorum. Galatasaray’ın maçını unutmuşum. Neden? Elalemin çeyiziyle gerdeğe gireceğiz ya! Aklım orada. Cumartesi gecesi maç sonrası Sevgili Adnan Ersan’ın annesi, bir baş sarmısağı tablet gibi yutturdu, fırlayan tansiyonumu regüle etsin diye. Bu arada Adnan’a soruyormuş: ‘Oğlum bu çocuk Galatasaraylı değil miydi, 4 tane gol atmışlar, bu hali ne böyle?’ Ben yanmışım, ben bitmişim, tavada kavrulmuş hamsiye dönmüşüm derdimi anlatabilmem mümkün mü? Trabzon 1-0 galip diye duydum, sevinemiyorum. Kendimi sıktıkça, yüzüm pancara dönüyor. Fenerbahçe 3-1 öne geçmiş, sallanma başladı. Dengemi tutturamıyorum. Tansiyon zıpppp, şeker zirve. Trabzonspor’un golünden sonra dakikalar geçmedi. Fenerbahçe öne geçince de, 90 dakika nasıl da çabuk tükeniverdi. Nasıl iş bu? Bugün daha iyiceyim. Şimdi umudum Kayseri Erciyesspor. Mustafa Uğur ve futbolcuları. Onlara güveniyorum... Fakat açık söylemeliyim, Fenerbahçe’nin geçmesi gereken her maçı geçtiğini de biliyorum. Adamlar çatır çatır 6 puanı Galatasaray’dan almış, bizi onlarla oynayacak rakiplerinin himmetine bırakmış. Her hafta biri için dua ettiriyorlar. Manisa Vestel’e dua, Trabzonspor’a dua, Kayseri Erciyes’e dua... Yetti be! Sonunda bir camiye imam olarak tayinimiz çıkacak... Çıkacak da, cemaatin vaziyeti ne olacak? Aziz Yıldırım Şükrü Saracoğlu’na davet etmişti. Gaziantepspor karşılaşmasıydı. Stada haset etmedim ama çok kıskandım. Doğrusu hayran kaldım. Maç sonrası ayrılırken Yıldırım sormuştu: ‘Bana bir daha Neron diyecek misin?’ Susmuştum o gece. Şimdi az kaldı! İki hafta sonra avazım çıktığı kadar bağıracağım, “Bir kere değil, iki kere Neron’sun” diye. Yaktın bizi arkadaş.

YORUM YAZ