MENÜ

Makus talih!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Antalya’ya bu sezon gelen çulsuz turistler dahil, hiç kimsenin şehre bir şey bırakmaya niyeti yok. Esnaf kan ağlıyor, tesisler neredeyse üste para verip, dinlendirip, besleyip, eğlendiriyor. Keyfini, zevkini, tatilini yapan vınnn evine. Kalite de gitmiş, kime ne! Bu yanlış trendin futboldaki versiyonu sahnedeydi dün gece. Öyle iki takım vardı ki sahada, al birini vur ötekine... Oynadıkları da futbol değil, mutbol! Turizmin ‘murizm’, futbolun ‘mutbol’ olduğu bir şehirde ne yazacaksınız? Belki de en iyisi Mehmet Çoşkundeniz veya Romantik isyankar’dan bir aşk hikâyesi veya Dr. Dümen tefrikası! Neyse... Galatasaray sezonun en etkisiz, kişiliksiz işlerini bu gece sahneye koymaya yeminli sanki. Henüz 3. dakikada Antalyaspor’un en gerideki adamı Bienuk en önde, Mondi’nin burnunun dibinde. Bomboş Polonyalı topa balta sapına çarpmış, muamelesi yaptı, olmadı. Cim Bom savunması görevlilerinin o anda nereye baktığını söylemem! Sonra evirme çevirme sahanın temposu en yüksek ve maçı en fazla yaşayan adamı Yılmaz Vural! Gerisini düşünün işte. Konuk, bol bol mas yapıyor, pas yok, orta yok, o yok bu yok, ümit yok. Karan’da! Gerets, ya yanlış başlama ya da bitirme ilkesine sımsıkı sarılmış, devam ediyor. Maç beraberliğe bağlanmış giderken, şükür ve şaş girdi. Antalya bir sürü kaçırdı, sonra top tesadüfen Şenol Can marifetiyle Cordoba’nın kalesine girdi: 0-1. Şükür’de atmadı ama çizgiden çıkardı şükür! Antalyaspor da, sezonun turizm felsefesine sadık kalmış, hiçbir şey vermeyen bir turist kafilesini mutlu edip, üzerine de puan verip göndermiştir. ‘Makus talih’ demiştim ya!

YORUM YAZ