MENÜ

Insua kaçmış!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Kendi futbolcusunu, sözleşmesi olduğu halde bir daha transfer(!) eden dünyadaki ilk ve tek kulüp olma yolundadır Sarı-Kırmızılılar. Bu denli tavizkar tutum ve sonrası? Perişanlık. Başka tarifi yok yaşananların. Hollanda kampı başlıyor ve yabancılar annelerinin evinde oturmaya devam ediyor. Tomas gelmiş! Ücretine yüzde 150 zam yapılınca bırakın Hırvat’ı, yedi sülalesi bile kampa katılırdı. Ribery kaçınca mütareke medyası, kaşık oltasını attı! Yönetim de acemi kofana gibi yemi hemen kaptı. Bu konuda asıl zarar Fransız’ın gitmesinden değil, Canaydın ve ekibinin yanlış davranışları nedeniyle çekilecektir. UEFA Şampiyonu kadroyu dağıtırken dahi gözünü kırpmayan beceri ustaları(!) bir Ribery meselesinde, sırt üstü yattı. Metz’li sadece tüymedi, takımın içine zehirini de bıraktı. Neye mal oluyor ve olacak görüyoruz. Daha da göreceğiz. Galatasaray’ı Galatasaray yapan, kulüp değerlerinin daima en önce gelmesi, bu uğurda hiç kimsenin gözünün yaşına bakılmamasıydı. Bu konuda en fazla güvendiğim Canaydın bana büyük düş kırıklıkları yaşatmaktadır. Neden? Doğru yerde doğru insanları kullanmamaktadır da ondan. Bir insan bu denli gayretli ve dürüst olsun da böylesine batağa batsın! Akıl alacak gibi değil. Ama bir kanaatimi söylemeliyim. Canaydın çalışacağı kadroları seçmeyi bilmiyor. Yanlış yönlere yelken açıyor. O zaman? Tekne kayalara bindirip, büyük yara alıyor kaçınılmaz şekilde. Süren mi? Şu tarafı iyiydi; batış hiç olmazsa net gözükmekte, şüpheye mahal vermemekteydi! Mondi’nin derhal gönderilmesi konusunda ısrarlıyım. Elinde Fevzi ve Aykut gibi Türkiye’nin en kaliteli iki genç kalecisi varsa, nazlanan arkadaş tutulmaz. Gider. Öyle bir hava var ki, sanki Dünya kulüpleri paylaşamıyor! Palermo adını rahmetli Metin Oktay zamanından beri duyan var mı? Galatasaray’ın mevcut kadrosunun doğru idari ve teknik yönetim katkısıyla ligin en büyük favorisi olduğunu iddia ediyorum. Yeter ki süt almayı bilsinler. Ayhan ve Hasan Şaş meselesi de bir başka skandal türü! Bu arkadaşlar neden tedavi olmaları gereken dönemde gerekeni yapmadı? Prf. Dr. Mehmet Kurdoğlu açıklarsa sevinirim. Tribünler de başkalarının değil, Galatasaray’ın sesi olmayı tercih etmeli artık. Galatasaraylıyım deyip de Fenerbahçe kupa maçında bilet pazarlığı yapan, verileni beğenmeyip, tribünleri boş bırakanların taraftarlığı tartışılmalı artık. Oralara, gerçek sahipler kimse onlar gelmeli. Bu iş gönül ve yürek işidir, nemalanma değil. İnsua kaçmışmış! Sen elindekileri tuttun ya... Boşver!

YORUM YAZ