MENÜ

Güvensizlik

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

“Yıllardır doğru önlemler almayı beceremeyen, radikal yöntemler geliştiremeyen, anormal borçlanmaya göz yuman Galatasaray kongre üyeleri, kulüp tarihinde belki de ilk kez yönetime, ‘Biz size güvenmiyoruz’ dedi” Galatasaray tarihinin en önemli kongrelerinden biri ve sonuç: Güvensizlik. Adını kim ne koyarsa koysun, ne düşünürse düşünsün... Ortada bir tek gerçek var, Galatasaray’ın gırtlağına kadar borç batağına gömülmüş olması. Yıllardır doğru önlemler almayı beceremeyen, radikal yöntemler geliştiremeyen, anormal borçlanmaya göz yuman Galatasaray kongre üyeleri, kulüp tarihinde belki de ilk kez yönetime, “Biz size güvenmiyoruz” dedi. Muhalefet hazırdı! İşin ilginç yönü, muhalefetin mükemmel hazırlık yapmış olması, buna karşın yönetimin gerekeni sağlayamamış olması. Riva’nın satışı talebine ‘hayır’ deme adına tüm organizasyonları sağlayanlar, arzu ettikleri sonucu aldı. Şimdi Duygun Yarsuvat ve yandaşlarına sormak gerekir. Kulübün kurtuluşu için projeniz nedir, hangi yöntemleri uygulayacaksınız? Aranızda yaralara merhem olmak üzere nakit para sağlayacak kaş kişi var? Bana göre tek kişi bile yok! Yıllarca geminin su almasına göz yuman bir kısım üye, kurtuluş umudunun en yoğun olduğu projeye engel olmak suretiyle Galatasaray’ın sadece sıkıntı sürecini uzatmış, yönetimin can çekişmesini köşelerinden keyifle izlemek üzere Galatasaray Lisesi’nden ayrılmıştır. Sıcak para gerekli Bu sonucun Galatasaray’ın yararına olacağını düşünenlere katılmıyorum. Canaydın Yönetimi sportif başarıları yakalayamamış olsa da kulübün mali sorunlarını çözümleyecek doğru alternatifler üretmiş fakat bunu anlatmayı becerememiştir. Selahattin Beyazıt’ın yaptığı teklifin ve ortaya çıkan sonucun yararlı olabilmesi için olması gereken, “Galatasaraylıyım” diyen maddi gücü el veren, bir başka komisyonu oluşturup, yönetimle el ele vermesi ve sıcak para akışını sağlaması gereğidir. Pazartesi günü (yarın) ejderha gibi ağzını açmış sorunlar ve elbette ödenmesi gereken borçlar, nisana kadar yapılacak komisyon toplantılarıyla değil, bir an önce kasaya akıtılacak nakit akışıyla sağlanır. “Galatasaraylıyım” diyenin, elini cebine sokma, derde deva olma günüdür. Yönetime güvenmeyenler cüzdanına güveniyor diye düşünüyorum.

YORUM YAZ