Arama

Popüler aramalar

Geç oldu!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Komisyon üyelerinin olumlu veya olumsuz görüşleri masa üzerine yatırıldıktan sonra çoğunluk Riva’nın değerlendirilmesi gereği kararına varmış. Bu görüşe genel kurul üyeleri de ezici çoğunlukla katıldığını seçim sonunda beyan etti. Dün Tevfik Fikret Salonu’nda yine farklı görüşler, öneriler ve fikirler sahne aldı. Olumlu veya olumsuz tüm değerlendirmelerin dikkate alınması gerekliliğini düşünüyorum. Ne Hayri Kozak ne Taner Aşkın, Galatasaray’ın zararını isteyen, başarılı olmamasını dileyen kimliklerdir... Ayrıca bu ikilinin son 10 yılda işaret ettiği tüm tehlikelerin kulüp tarafından yaşandığını unutmayalım ve söylemlerini, noktası virgülüne kadar dikkate alalım. Bundan sonraki gelişmelerin takibinde ışık olacak, kesinlikle faydası da ortaya çıkacaktır.Prof. Oğuz İmregün belki dikkatlerden kaçan ama bence son derece önemli olan bir cümleyi üyelerle paylaşmıştır. Galatasaray’ın bu denli borçlanmasında, sıkıntıların yaşanmasında yöneticiler kadar bu işlere ‘evet’ diyen azalar da sorumludur. Hiçbir yönetim kendi kendine aldığı kararlarla borçlanmadı. Senelerce aynı şeyleri yazmadım mı... Hatta Faruk Süren yönetiminin ibra edilmemesi gereğini dahi bu sütunlarda paylaştık. Eğer kongre gerekeni yapsaydı, suyun nereden kaçtığı yıllar önce tespit edilir, belki de bu hale gelinmezdi.Şimdi ne olacak? Riva’nın Canaydın Yönetimi tarafından değerlendirilmesi meselesi, komisyonun muhtelif yöntemler önerdiği bir proje olarak kabul edildi. Bu yaklaşımlar içinde en akılcı olanı Türkiye’yi, Türk insanını, Türkiye piyasasını ve şartlarını en iyi bilen kurumla çalışmak olmalı. Yabancı katılımcılarla başarılı olunabileceğini düşünmüyorum. Öyleyse, TOKİ ile olası işbirliği en akılcı yöntem olacak ve kar payı ortaklığı Galatasaray’ın daha fazla kazanmasını sağlayacaktır. Herkes uzmanı olduğu işi yapmalı. Galatasaray’ın kendi başına Riva arazisini pazarlaması veya inşaat yapması, kısa süreçte yarar sağlamaz. Bu konuyla ilgili altyapının olduğunu veya oluşturulduğunu sanmıyorum.Özhan Canaydın ve yönetimi, kongrenin sağladığı güvene layık olacak. Anlaşmaları yapmak ve en kısa zaman diliminde kulübü düzlüğe çıkarmak zorunda. Ayrıca olumlu veya olumsuz görüş bildiren tüm kulüp azalarının da fikirlerinden istifade etmek mecburiyetinde. Yani bu şansı ille de iyi kullanacaklar. Mecburlar...