Ev baklavası tadında…

En kalitelisinden malzeme tercihi, taze ceviz, mükemmel un, usta usta kere ustalık ve bir yemek kaşığı da sirke. ‘Baklavaya sirke olur mu?’ diye sorabilirsiniz. Bir yemek kaşığı olabilir. Baklava ustası Gaziantep FK, Galatasaray‘ın geleneksel futbol tadına; aşırı bilenmiş halde cevap vermeye çabalayınca; sirkeyi lüzumundan fazla kaçırdı. Daha sezonun ilk müsabakasında; gergin futbolu ile ev baklavası tadındaki Galatasaray’a mahkum oldu. İsmet Taşdemir futbol değerleri ve sakinliği ile beğenilen bir sporcu idi. Nasıl oldu da futbolcuları bu denli gergin oldu? Öylesi bilenmişler ki, kendi kendilerine zarar verdiler. Hele Maxim! Ne oldu can, yoksa geçen sezonun intikamını mı alacan? Selçuk İnan’a konuşan, günahını alanlar şimdi ne yapacak, ne bulacak!

Hepsi penaltı derdi

Penaltılarla mı teselli olacak, o cenaha sarılacak; hatta Şansalan’a saldıracak! Şundan emin olunuz ki, Ali Koç, Aziz Yıldırım, Yavuz Kayral, hatta Beşiktaşlı Baybaba dahi hakem olsa; penaltıdan başka bir şey diyemezdi. Hele hele kaleci Burak! Bıraksana be evlat, neredesin baksana. Zaten 3 olmuş, vaziyeti değiştirebilecek zerre işaret te yok! Galatasaray ve Okan Buruk, 26’ncı şampiyonluk için start aldı. Ali Şansalan müsabakayı iyi yönetti. Günay güven verdi. Sane ‘hele bir alışayım’ dedi. Aslan’ların tümü mükemmeldi. Zorlu deplasmandan 3 puanla geçildi. Bravo... Not; Ümit Aktan ışıklar içinde uyu. Yegane kabahatin Galatasaraylı olmandı!