Ama Ednan bey!
Haberin Devamı ›
Telaşla odaya girdi ve konuştu ‘Olmoor ki! Gelecek sezonlar gösterileri, locaları, reklamları, geleceği, hatta gideceği bile sattınız. Nakide, çeke, senede, krediye tahvil ettiniz ama gerekeni yapmadınız. Bu gidişle beklentilere uygun bir organizyon, asla mümkün değil.’
‘Nedenmiş o?’ diye sordu Ednan bey. ‘Elbette mümkün değil. Hadi sahneyi Bay Tokki inşaa etti ya sanatçılar?’ ‘Sanatçıların nesi eksikmiş yani?’ ‘Yevmiyeleri eksik yevmiyeleri. Yabancılar kaçmasın diye ücretlerini parça parça veriyoruz da, yerliler yandı gülüm keten helva. Hatta değil keten, kağıt helva vaziyetleri bile şüpheli. Sahne almazlarsa, hadi aldılar gereği gibi rol kesmezlerse zerre kadar suçum yok. Gerçi bu gerçeği bilen biliyor da, müşteriler bilmiyor!’
‘Üstelik ithal rejisör de yan gelip yatmış. Kim hangi rolü oynacak, ne yapacak, plan, proje, kroki umuru değil. Bu gidişle rezil oluruz rezil. Sahneye koyacağımız eseri; eşantiyon bilet, yüz, selam, sabah verdiklerimiz de dahil hiç kimseye yutturamaz, çürük yumurta yağmuruna tutulur, hatta ‘’katran-tüy’’ operasyonu dahi yaşayabiliriz. Dünyanın hasılatı ne oldu? ‘’Tık’’ var tamam da ‘’tık-tık’’ yok ! Ötmüyor sahne-i şahanede bülbül, sen hala ona buna gül! Ayy affedin efendim. Ağzımdan kaçtı ‘’sen’’ değil ‘’siz’’ olacaktı. ‘’Siz hala ona buna gül.’’ Uymadı da... Neyse! Bunu da uydururuz, neler uydurmadık ki? Hi hiiii!’
Ednan bey gülemedi, uzunca düşündü ve ‘provalar gibi, gösterileri de saklayın. Bay Tokki’yi suçlayın, olmazsa taraf medyamızı bağlayın vs.vs. abur, cubur işte!’ ‘Önce gösterileri saklamaya, sonra Bay Tokki’yi suçlamaya ‘’şey’’ ister. Sonra siz taraf medyamız mı kaldı zannedersiniz? Bitti... Hatta o pazar bırançı yaptıklarımız dahi Bay Hokus Pokus’un dümen suyuna girdi. O anlatıyor, bir zamanlar size ‘En iyi dostum Ednan’ diyenler bile vuruyor. Haberiniz yok mu?’
Ednan bey ‘yok’ cevabını verdi ve meselenin aslı anlaşıldı! Patron yıllardır tüm olan biteni, olabilecekleri yazan dürüst medyayı okumadığı gibi, kimin sahnesine çıkarsa, onun operasını söyleyen tenor, bas, bariton, soprano ve benzerlerini de duymuyor! O zaman anlaşılıyor ki, Ednan bey maalesef uyuyor.
Değerli dinleyenlerim; ‘ayak topu oyunu’ denilen şeyi boş verip, bir tiyatro kumpanyasında yaşananları anlattım. Kafalarınız dağılsın istedim biraz. İyi mi?