Keşke Alex oynasaydı
Haberin Devamı ›
Adı her ne kadar Ankaragücü olsa da, son 10 maçtır kaybeden bir takıma karşı kazandı Fenerbahçe. Sezon boyunca 2 kez kazanmış bir takıma karşı! Küme düşmüş bir takıma karşı... Dün Fenerbahçe Play-Off’a aritmetik olarak kaldı... Ama kabul edelim ki hiçbir şey oynamadı Fenerbahçe. Geçen hafta Alex’in sarı kartını konuşarak geçirdik ya. Keşke hiç görmeseydi o kartı. Hayır tartışmalardan dolayı değil. Dün kaybettiğimiz onca zamandan dolayı. Dün Ankaragücü’nün taktiğinden, dizilişinden, stratejisinden bahsedemezsiniz... Çünkü Fenerbahçe’nin oyunundan bahsetmek olanaklı değil. Bunu anlamak için şöyle düşünün. Düşünün ki, Fenerbahçe’de oynuyorsunuz. Antrenmanınız tam. Takım olabildiğince tam. Cezalılar dışında kenarda tutulan önemli bir adam yok. Hocanız daha yeni 3 senelik sözleşme yenilemiş... Ve asıl önemlisi haftaya Galatasaray’la oynayacaksınız. Kendinizi rakibe, yönetime, teknik direktöre ve en çok da kendinize ispat etmeniz gereken maç bu değil mi? Hem de Alex takımda yokken... İnsanların kafasında yetenekleriniz konusunda en azından soru işaretleri yaratabileceğiniz dünden daha güzel bir sahne var mı? Peki dünden aklınızda kim kaldı? Dün Fenerbahçe kazandı ama hiç bir futbolcu kazanmadı. O yüzden dün Fenerbahçe kazanırken aslında kaybetti. İşte o yüzden en azından bir seyirci olarak söylemem gereken şu: Keşke Alex olsaydı. Seyredecek bir şeyler olurdu. Ne garip ki dün ortaya çıkan sadece seneler evvel varlığını tartışmaya başladığımız Brezilyalı’ya hâlâ ve çok zaman daha bu ligin ne kadar çok ihtiyaç duyduğu...










