Arama

Popüler aramalar

İşte Türkiye'nin davası

Haberin Devamı

Bugün Türk futbol tarihinin en önemli günlerinden biri. Ama birincisi değil. Birincisi TFF’nin yargılaması olacak. Çünkü asıl o kararlar, futbolun geleceğinde çok önemli bir yer tutacak.Yine Türkiye’nin en önemli davası bu önemli günlerde görülmeyecek. Çünkü en önemli dava henüz açılmış değil. Önemli dava bugünün futbol ortamının değiştirilmesidir. Tüm boyutlarıyla...Açılacağına dair sinyaller var. Ama henüz değil... Türkiye futbolunda 10 yıllardır hakim olan iktidar, futbol sahasına yansımayan balon bir zenginlik üretmiştir... Asıl dava bu zihniyeti tasviye etmektir. Tıpkı Kulüpler Birliği’nin açıklamasında olduğu gibi..

Şöyle demişlerdi geçtiğimiz hafta: “Eski Federasyon başkanlarını istemiyoruz. O isimler dönemlerinde hizmetlerini yaptılar. Gittikten sonra da eleştirildiler, yıprandılar. Biz Kulüpler Birliği Vakfı olarak yeni dönemde eski başkanlardan hiçbir ismin yeniden aday olmasını ve seçilmesini istemiyoruz. Buna yeni istifa eden Mehmet Ali Aydınlar da dahil. ”Haklısınız ama eksik kalmış. Biz de sizi istemiyoruz...
Çünkü sorun bizzat sizsiniz ve sorunu çözemezsiniz. Ancak bu şartla Türk futbolunun gerçek davasının ne olduğunu teşhis edecek ve tedavi yöntemlerini ortaya koyacak bir yol çizebiliriz. 8’i şike davasına karışmış, hemen tamamı ekonomik açıdan kulüplerini batırmış yöneticiler sorunları çözemezler. Çünkü aslında sorun bizzat kendileridir.

Haberin Devamı

Bundan sonra yolumuza bakabiliriz...Türk futbolunun asıl davası 3 temel unsurunun boğuştuğu sorunları halletmektir.
1-Futbolcular
2-Seyirci/taraftar
3-Tesisler

1- Futbolu topla oynamalı

-Futbolu okullara sokmak zorundayız. Türk futbolunun çıkış yolu, ilköğretim okulu, lise ve üniversite liglerinin canlandırılması ve futbolun kaynağı yapmaktır. Bunca beden eğitimi öğretmeni için de bir kapı olacaktır bu. Böylesine genç bir nüfusu kulüp altyapıları sırtlayamaz.
-Bunu bir futbol ideolojisiyle yapmalıyız. Futbolu rakiple değil topla oynamaya başlamalı bu ülke. Rakibe tekme atmak değil, topla keyifle oynamayı öğretmeliyiz çocuklarımıza.
Zaman futbol oynamayı seven bir nesil yetiştirme zamanıdır...
-Aynı değişim hakemler için de geçerli olmalı tabii. Bu oyunun topla keyifle oynanmasını sağlamak gerekir. Bu antrenörler kadar hakemlerin de görevidir. Ve böyle bir hakem nesline ihtiyaç var. Anlayacağınız önce bu topraklarda futbolun ideolojisini değiştirme vaktidir...

2- Profesyoneller korunmalı

Türkiye Profesyonel Futbolcular Derneği Başkanı yabancı sınırının kalktığını karar alındıktan iki gün sonra bir canlı yayında öğrendi.
Geçtiğimiz hafta Uluslararası Futbolcular Birliği’nin Avrupa çapında yaptığı şike araştırma ve anketini okudunuz. Şike davasının göbeğindeki Türkiye’de oyuncular ne düşünüyor biliyor musunuz peki? Ya da bu işkenceye dönen fikstür ve play-off konusunda ne düşünüyorlar? Hayır, çünkü ne onlar konuşuyor, ne de onlara soran var.

Öte yandan FIFA’da en çok futbolcu alacağı davası olan Türkiye’nin en çok dosyası olan kulübünün başkanı, TFF’ye başkan adayı oluyor, ya da gösteriliyor.

Haberin Devamı

Halbuki Futbolcular Birliği’nin yaptığı araştırmada çıkan sonuçlara göre maaşlarını alamayan futbolcular şike için en uygun adaylar.
Bakınız! Futbolcu ve antrenörlerin seslerini duyurmaları ve baskı grubu oluşturmaları şarttır. Futbolun temel aktörleri onlardır, reklam peşindeki, kulüpleri kendilerine borçlandıran yöneticiler ya da bazı tilki menajerler değil.
Artık bunun farkına varmalılar...

3- Seyirci terörize edilmemeli

Fanatiklerin çoğu sandığınız gibi terörist değildir. Terörize edilmiş futbolseverlerdir. Suratlarına biber gazı sıkılır. Aç susuz, WC’siz bırakılırlar vs. Seyircinin keyifle ve rahat bir şekilde girip çıkabileceği statlar inşa etmek zorundayız. Kaç kişilik oluğunun önemi yok. Önemli olan insanların konforudur. Okulda sporcu olmayı öğrenmiş, statta iyi muamele görmüş insan futbol teröristi olmaz. İşte bunları halledersek sorun kalmaz. Ve işte bizim asıl davamız budur...

Sadece Türkiye’de

Senelerce suç bile olmayan ama sıklıkla yapıldığına inanılan bir eylemin cezası bir günde 100 küsür sene olur mu normal bir ülkede? Türkiye’de olur... Çünkü:
1- Kimse o suçtan birilerinin yakalanacağına inanmıyordur.
2- Uçlarda yaşamayı seven bir halktır bu toprağın insanı. Ortası yoktur.
3- Ve dün Aziz Yıldırım’ın duygusal ama kararlı açıklamasında da görüldüğü üzere aslında sadece bir oyun olan futbolu bir darağacı meselesi haline getirmek de bize özgüdür.
Tanrı hepimizin yardımcısı olsun.

2
Yazarın Diğer Yazıları
Tümü

‘’Buradan devam!‘’

14 Şubat 2012, Salı 11:00
YAZININ DEVAMI