60'ta iş değişti!
Haberin Devamı ›
Herkesin topun arkasında olduğu bir maç. En azından 65 dakika. Beşiktaş biraz daha oyun merkezini Karabük kalesine yakın tutsa da iki takım da topu kaptırdığı anda topun arkasına geçip kalabalık oldu.
Karabük iç sahada dış saha oyunu oynadığı, yani kontratak önceliği tek tercihi olduğu için böyleydi...
Beşiktaş ise oyunu rakip alanda tutmaya çalışıp önde oynamak istemesine rağmen...
Bunun doğal sonucu pozisyonsuzluk oldu. 6 maçtır kazanamayan 4 maçtır gol atamayan Karabük için bu normaldi. Son maçlarda çılgın hücum presi yerine daha dengeli oynayarak oyunları elinden kaçırmayan, bitirmeyi beceren Beşiktaş için de. Bu oyunda eksik kalan büyük takım yaratıcılığı oldu. Oğuzhan’ın erken sakatlanması, Gökhan’ın yokluğu Olcay’ın kötü günü...
Karabük’te ise defansif olarak başarılı olan Musa ve Sow’un öndeki üç hızlı hücumcuyu besleyememesi beklenen baskınların hiç olmamasına yol açtı...
Maç beraberliğe kilitlenmiş giderken 60’ta iş değişti...
Atiba yerine Mustafa
Gökhan’ın yerine Atiba’nın tercih edilebileceğini tahmin ediyordum. Ancak Mustafa daha doğru olurmuş. Tabii arkada Necip’i tercih ettiğinizde biraz daha savunma bilen bir adam ihtiyacı doğuyor. Ancak Atiba arkada Mustafa önde Almeida santrforda başlasa kuşkusuz daha etkili bir oyun olurdu. Çünkü Atiba hiç oyunu genişletemedi, hep ortaya kaçtı ve ondan boşalan kulvara da Necip giremedi. Doğal sonuç Beşiktaş’ın hücumda sadece soluna mahkum olmasıydı. Karabük için işi kolaylaştırdılar.
Penaltı
İlk yarıda Waterman’ın hava topunda yumruklamak istediği Mustafa’nın kafasından sonuçlandı. Topa vuramadı. Mustafa’yı yıktı. Hakem görse mutlak bir penaltıyla oyun değişebilirdi. Benzer bir pozisyonda seneler evvel Tolga Trabzonspor formasıyla Hakan Şükür’e bir penaltı yaptırmıştı ilk büyük maçında, hatırlarsınız.
Yorgunluk ve Almeida
60’ta herkes topun gerisine mantığı iki takım tarafından da terkedildi. Biraz Karabük yorulduğu için, biraz da Beşiktaş 4-4-2’ye dönüğünden. Mustafa enerijisini doğru harcamak konusunda sıkıntılı. Basit işlere dahi çok enerji harcıyor ve yoruluyor. Almeida’nın ise oyun yapısı bu. Beşiktaş’ın oyunları elde tutup bitirememe hali nedeniyle maçlara böyle başlamasını anlamak lazım. Hele de rakip büyüklere hep zorluk çıkaran Karabük ve Kafkas ise. Ancak bazen tedbirler güçten kaybettiriyor. Ki dün de bu oldu. Maçı karambol ve kaos anlarına bırakmak Beşiktaş’ın işine yaramadı. Oyunu belki vermediler Karabük’e ama oyun Rus Ruletine dönünce yaratıcı oyuncu eksikliği daha fazla hissedildi. Ve o yaratıcılık Eneramo’dan geldi.
Şahane bir gol
Eneramo’nun yaptığı vuruş. Her zaman ve herkesin yapabileceği bir iş değil. Olabilecek tek noktadan bu kadar doğru bir vuruşu hem de rakibinize kiraladığınız oyuncudan görmek yıkıcı. Tolga ve Pedro’ya hiçbir şey söyleyemem. Yiyenin suçunun olmadığı bir gol bu...










