Arama

Popüler aramalar

Tecrübe gerek!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Grubunda Togo’yu zor mağlup eden, Güney Kore ve İsviçre ile berabere kalan Horozlar tam bir takım örneği göstererek bileğinin hakkıyla Berlin vizesini aldı. Gerçi ilk yarı final karşılaşmasından çok daha iyi bir karşılaşma izlemedik, ancak inanan taraf yine Fransa’ydı ve tecrübesiyle rakibini alt etmeyi başardı. Burda tabii yine Zidane ön plana çıktı. Çünkü takımını o yönlendiriyordu. Portekiz ona çok iyi markaj uygulasa da tempoyu yürüten ve daha çok gol pozisyonuna giren Fransa’ydı. Burda en önemli konu turnuvanın başından beri Fransa’nın gittikçe yükselen form grafiği. Herkes onları eleştirirken onlar daha iyi futbol oynamayı başardı. Ve daha önce de dediğim gibi tecrübeleriyle rakiplerini birer birer saf dışı bıraktı. Sizlere ilginç bir istatistik vermek istiyorum: Çeyrek finale kalan takımların arasında yaş ortalaması en yüksek iki takım Berlin’de kupa için mücadele edecek. İtalya 28.21, Fransa ise 29.36 yaş ortalamasıyla doğal olarak tecrübelerini ortaya koydular. Demek ki, takım olmak başarılı olmak için en önemli etken. Kısacası iki üç yıldızınız varsa tur atlamak için, takımını sürüklemek için malesef yetmiyor. Tıpkı herkesin beklentisinin aksine Ronaldinho’nun Brezilya’yı taşıyamadığı gibi. Ben en çok ‘Big Phil’e üzüldüm. Çünkü Scolari kırılması güç bir rekora imza atacaktı eğer finale kalmış olsaydı. Biliyorsunuz 2002 Dünya Kupası’nda kupaya uzanan Brezilya’nın başındaydı, 2004’te ise Avrupa Şampiyonası’nda Portekiz’i finale taşıdı. Tatsız tutsuz geçen çeyrek final ve yarı final maçlarının ardından artık herkesin beklentisi futbolseverleri memnun edecek bir final gösterisi. Uzun zamandır başarıya aç olan İtalyanlar’ın ve inadına kupaya göz dikmiş olan Fransızlar’ın bu isteği yerine getireceğini umuyoruz.