Kırılma noktası

Haberin Devamı ›
100. yılında gelen şampiyonluğun ardından üst üste kayıp sezonlar geçiren Beşiktaş geçen sezon ligi ikinci bitirip, Devler Ligi vizesini aldı. Her ne kadar ‘ikincilik’ bir kesim tarafından başarı olarak görülse de sıkıntılar devam ediyordu. Siyah-Beyazlılar işte bu noktada çok önemli bir fırsat yakaladı. Ön elemelerde de Sheriff’ten sonra Zürih gibi gayet ‘yumuşak’ kabul edilebilecek bir rakiple eşleşti. ilk maçtaki skor, uzatmanın uzatmasında yenilen gole rağmen her takımın elde etmek isteyeceği bir avantaj. Ancak Kara Kartal kesinlikle skoru korumaya oynamamalı, beklenenin aksine agresif olmalı. Çünkü özellikle son iki sezondaki maçlar incelendiğinde Beşiktaş’ın bu düşünceyle sahaya çıktığı karşılaşmalarda bir türlü sonunu getiremediğini görüyoruz. Çarpıcı bir örnek... Zürih son iki maçında İsviçre Ligi kıstas alınsın ya da alınmasın 10 gol atma başarısını gösterdi. Beşiktaş da bu sezon defansif kurgusuyla ‘Sağlam’ ve yenilmesi güç bir takım görüntüsü sergiliyor. Rakiplerine çok pozisyon vermeyen Kara Kartal belki çok farklı galibiyetler alıp, şov yapan bir ekip olamayacak ama kendinden daha güçlü takımlar da onun bileğini kolay kolay bükemeyecek. Bugünkü karşılaşma hücum ile savunma gücünün ilginç bir mücadelesi olacak. Delgado’yu tutmak gerek
Siyah-Beyazlılar’ın maddi manevi geleceği ve prestiji bugünkü 90 dakikaya bağlı. Artık ‘ben büyüğüm’ diyen her takım için şampiyonlar Ligi olmazsa olmaz bir kaide halini aldı. Galatasaray geçen sezon grubu sonuncu bitirmesine karşın 14 milyon Euro’yu kasasına koydu. UEFA Kupası’nda daha ileri turlara giden ve ilk 16’ya kalan Fenerbahçe sadece 300 bin Euro kazanabildi. Daha fazla maç oynayıp, UEFA’yı alan Sevilla 6 milyon 250 bin Euro, Atina’da Devler Ligi Kupası’nı kaldıran Milan ise 40 milyon Euro para ödülü kazandı. 100 milyon Euro’ya yakın transfer harcaması yapan Bayern Münih imkanı olsaydı herhalde şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finale yükselmeyi bu sezon mücadele edeceği ve en büyük favorisi olduğu UEFA Kupası’nı kaldırmaya tercih ederdi.
Fenerbahçe’de Roberto Carlos, Galatasaray’da Lincoln ilk üç hafta sonunda süper yıldız olduklarını ispatladı. Beşiktaş’ta ise ne Ricardinho ne de Delgado bir sezonu aşkın zaman geçmesine karşın hala benzer bir patlama yapamadı. iki Güney Amerikalı yıldız da birçok maçta saman alevi gibi anlık performanslarıyla alkış aldılar. Ancak aynı karşılaşmalarda Delgado’nun sayısız pas hataları ve Rico’nun düşük temposu, bu göz dolduran oyunlarını gölgede bıraktı. Özellikle Ricardinho, takımın oyun kurgusunu bozuyor ve yavaşlatıyor. Sağlam’ın oyuncu değiştirirken tercihini hep Delgado’dan yana kullanmasını futbolun doğruları içerisinde açıklamak çok zor. Israr devam ederse Beşiktaş bu uygulamadan zarar görebilir.