MENÜ

Kapıdaki tehlike!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Sezonu rakiplerinden daha geç açan ve federasyonun yabancı kararındaki belirsizlik nedeniyle transferi netleştiremeyen Kanarya, tedbir almazsa Şampiyonlar Ligi’nde yine hüsran yaşayabilir. 100. yılını şampiyonlukla taçlandıran Fenerbahçe, 2007-2008 sezonu öncesi işlerini yoluna koyabilmiş değil. Geçen sene Denizli sendromunun ardından Başkan Aziz Yıldırım görevi bırakmıştı. Dönüp dönmeyeceği tartışmaları sürerken teknik direktör konusunda geç kalınmış, Arthur Zico, gelmesi gereken tarihten daha sonra takımın başına geçmişti. 4 yeni yabancı Edu, Lugano, Kezman ve Deivid ön elemede forma giyemedi. Yabancı transferi de sürüncemede kalınca, Dinamo Kiev karşısına oturaklı ve hazır bir kadroyla çıkılmamanın faturası, Şampiyonlar Ligi gibi hem maddi hem manevi getirisi büyük bir organizasyonun dışında kalarak ödenmişti. Sarı-Lacivertliler için şimdi de benzer şartlar söz konusu. Gerçi bu sefer özellikle kadroyu şekillendirmede geç kalmalarında kendi kabahatleri yok denecek kadar az. Futbol Federasyonu’nun yabancı konusundaki kesin kararını bir türlü verememesi, Fenerbahçe yönetiminin de elini kolunu bağlıyor. Ancak her büyük kulübün bir ‘B planı’ bulunması gerekiyor. Oluşabilecek negatif durumlara karşı tedbir alınmalı. 5 gitti, 4 geldi! Sarı-Lacivertli ekip, ligde kendisine rakip olabilecek Beşiktaş, Galatasaray ve Trabzonspor gözönüne alındığında, hepsinden neredeyse 1 hafta kadar daha geç sezonu açıyor. Teknik direktör Zico, geçen sezon başını hatırlatıp, kampa kadar transferlerin bitmesini istiyordu. Brezilyalı çalıştırıcı her seferinde üstüne basa basa, “Kadromuz daha geniş olmalı. Çünkü 3 kulvarda da zirveye oynamak amacındayız” diyor. Ancak Fenerbahçe’ye bakıldığında takımın iki kaptanı Tuncay ile Ümit Özat’ı, çok beğenilmese de Rüştü gibi dünyaca tanınan bir kaleciyi, Mehmet Yozgatlı gibi her zaman hazır bir yedeği ve de Serkan gibi bir jokeri kaybetti. Gelen 4 oyuncuyla kadro geçen sezona göre hala 1 eksik! Alex, Appiah, Lugano sorun Ayrıca takımın beyni Alex’in bir sakatlığı olduğu kesin. Her ne kadar yönetim bu yöndeki haberleri yalanlasa da, biraz hafızamızı zorlarsak, Sambacı süperstarın geçen sezon birçok maçta kasık sakatlıkları nedeniyle sahada acı içinde kıvrandığını hatırlayabiliriz. Türkiye macerasına artık nokta koymayı isteyen Stephen Appiah bilmecesi sürüyor. Ganalı oyuncunun, kafasında bu işi bitirdiği söyleniyor. Böyle bir futbolcudan ne kadar verim alınabilir, o da tartışılır. Defansın belkemiği Lugano, doğru dürüst tatil yapamadan Copa America için Uruguay Milli Takımı kampına gitti. En iyi ihtimalle yorgun ve bıkkın bir şekilde, 5 Temmuz’da dönebilecek. Tabi turu geçerlerse gelişi uzayacak. Bu sefer işi daha zor Lig uzun bir maraton. Kötü başlansa bile işler zamanla yoluna konulabilir. Ancak Avrupa macerası için, aynı şeyleri söyleyemeyiz. Geçen yıl Dinamo Kiev maçlarında yaşanan tablo ortada. Kaldı ki, 3. ön elemede seribaşı olmayan Fenerbahçe’nin, Ukrayna temsilcisinden çok daha güçlü (Arsenal, Valencia, Liverpool, Ajax, W.Bremen) bir rakiple eşleşme olasılığı da yüksek. Sarı-Lacivertli taraftarlar, takımlarını Şampiyonlar Ligi’nin gruplarında görmek istiyor. Bu taleplerinde hiç de haksız değiller. Ayrıca maddi getiri de düşünüldüğünde, Fenerbahçe açısından 14-15/28-29 Ağustos tarihlerindeki iki karşılaşmanın büyük önem taşıdığı inkar edilemez. Kadrosuna Roberto Carlos gibi bir dünya starını katan Kanarya, Devler Ligi’ne giriş vizesi alamazsa, gerçekten yazık olur.

YORUM YAZ