MENÜ

Maalesef yanıldım!

Abone Ol Google News

Vitor Pereira yaratıcı futbolcuyu sevmiyor anladığım kadarıyla. Antwerp deplasmanından farklı bir galibiyetle dönülmesini sağlayan futbolun baş aktörlerinden biri Jose Sosa ise bir diğeri de Filip Novak'tı herhalde. Ama dün akşam ikisi de kesik yedi ne yazık ki.

Haberin Devamı

Gustavo yokken de Sosa'yı oynatmamak, İrfan Can'ı en yararlı olduğu alanlardan (sürgüne göndermiş gibi) uzak tutmak nasıl bir öngörüdür gerçekten anlamakta zorlanıyorum.

Elbette futbol oyununda şans faktörü her zaman bir etkendir, bu yadsınamaz. Bir takımın üç, hatta dört gollük vuruşunun direğe takılması şansızlıktır. Ama penaltıyı İrfan Can'a attırmak şansızlık değil, teknik direktörün takımındaki futbolcularının neleri yapıp yapamayacağına hakim olmadığının göstergesidir kanımca. Zira bir teknik direktör penaltıcılarını belirlerken öncelikle onların bu konuda neler yaptığını veya yapmadığını gözönünde bulundurmak zorundadır herhalde. Tamam, tekniğine ve yeteneğine saygı duyar taraflı tarafsız herkes. Ama bu saygı İrfan Can'ın kariyerinde kaç penaltı attığını veya atamadığı istatistiğini atlamamızın veya yoksaymamızın gerekçesi olamaz, hele de İrfan Can'ın teknik direktörüyseniz.

Haberin Devamı

Portekizli teknik direktörün Miha Zajh ve Max Meyer'i "Torpilli" statüsünde oynatmasını ise yadırgadığımı ve kendisine yakıştıramadığımı altını da kalın bir çizgiyle çizmek zorundayım.

Fenerbahçe'nin ilk golünde kaleci Berke'nin hatası tartışılamaz. Ama bir diğer tartışılamayacak konu da Fenerbahçe'nin birbirinin kopyası golleri yemeye devam etmesidir. Peki, neredeyse kronikleşmiş bu sorunun asıl sorumlusu teknik direktör değilse kimdir?

Bağışlayın, yinelemek zorundayım. Bu satırların yazarı bir takımın başarı veya başarısızlığında teknik direktörün payının en az yüzde altmış olduğuna inananlardan.

Bu Fenerbahçe'nin kadrosunun kalitesinin Kayserispor, Alanyaspor veya Konyaspor'un kadrosundan birkaç gömlek üstün olduğunu yadsımak mümkün mü?

Peki neden bu takımları yenemiyor hatta yeniliyor? Bu sorunun tek cevabı var, teknik direktör yetersizliği.

Maalesef yanıldım. Düşkırıklığına uğrattı beni Sayın Vitor Pereira. Oysa ne çok kredisi vardı bende. Ama tüketti tüm kredisini bana göre Portekizli teknik direktör. Kanımca ısrarın bir anlamı yok, yol yakınken Sayın Ali Koç radikal bir karar alıp yolları ayırmalı. Aksi halde bir kez daha geç kalınmış olacak.

Bunun en önemli kanıtı da geçen sezon Erol Bulut'la harcanan zaman ve Emre Belözğlu hamlesinin çok geç gelmesidir.

YORUM YAZ