Arama

Popüler aramalar

Uyanan dev komada

Haberin Devamı

8’de 8 yapıldığında futbolsuzluğa rağmen, “Uyuyan devi uyandırdım” diyen Daum, derinlikli kadroyu dağıttığı gibi Aragones’li günleri aratır oldu. Omurgadan Bilica ve Emre gibi iki nitelikli oyuncuyu yitirmek bir mazeret olur elbette ama Kasımpaşa değil, Barcelona karşısında! Eninde sonunda rakibin kadrosunun toplam maliyeti Guiza’nın maliyetinin altında...

Volkan’ın takımına son yılların en komik golünü yedirerek başladığı maçta Sarı-Lacivertli ekip oyunun hiç bir anında Kasımpaşa’ya üstünlük kuramadı.

Önder’le Lugano o kadar uyumsuz ki; insan Bekir’in suçu ne diye soruyor. Ne alan paylaşabiliyorlar ne adam, kanat beklerinin kademesine de giremiyorlar. Daum aylardır kulübeye hapsettiği iki golcüsünü birden sahaya sürüp, şapkadan tavşan çıkarması beklenen Alex’i de 11’de tutunca takım savunması çöktü. Takımın en iyi oyuncusu Emre varken 4’lü 5’li orta sahalarla oynayan Alman teknik adam Wederson’la oynamak yerine Topuz’u Carlos’un, Selçuk’u Gökhan’ın önüne koyunca, takım hücum yapamadığı gibi Vural ne istediyse o oldu! Önde pres yapamayan, dönen topların bir tekini alamayan, alan daraltamayan Fenerbahçe, stoperlerin arkasına adam kaçırmayı engelleyemeyen Fenerbahçe’nin puan alması gerçekten haksızlık olurdu. Vural’ın talebeleri ilk yarıda son pas ya da son vuruş beceriksizliğiyle 4-5 net pozisyonu kullanamazken, ikinci devreye de yine kanat beklerinin arkasına adam, sonrasında da gol kaçırarak başladı. Fenerbahçe’nin bir türlü çözemediği kadame problemini sonunda Cenk’le cezalandırdı. Şahin’in ayağından gelen gol ofsayt olsa da, asıl Daum ve ekibi ofsayttan hiç çıkmıyor! Rijkaard’ın Nonda varken Arda’dan santrfor yaratma gayretinden sonra, Daum’un da “abuk” tercihleri insana bir soru daha sorduruyor: Yılmaz Vural büyük takım istemekte haksız mı?

Yazarın Diğer Yazıları
Tümü