Umbides resitali
Haberin Devamı ›
Oyunun dengeye geldiği, Gençler’in oyuna nispeten hakim gözüktüğü, Orduspor santrforu Stancu’nun takım arkadaşlarıyla mesafesinin 25 metreye çıktığı ilk devrenin sonlarında çıktı Arjantinli futbolcu ortaya. İsterseniz Umbides’in yaptığına, “Şapkadan tavşan çıkartmak” deyin ama “50 metreden atılan şutta top kaleye gelene kadar asker mektubu okunur” deyip küçümsemeyin.
Arjantinli topla kendi sahasını geçer geçmez, taç çizgisi yakınlarından kafasını kaldırdı, Ramazan’ın kalesini terk ettiğini yakaladı ve güdümlü füze gönderir gibi topu ağlara bıraktı. Skor üstünlüğünü alan Orduspor oyunda bir türlü rahatlayamadı. Umbides o anlarda da kilit adam pozisyonundaydı. Stancu defans arkasından fırladığında doğru bir pas yapsa skor 2-0 olacaktı. Gecikince çalım atmayı denedi, Arjantinli’ye faul yapan Kulusiç ikinci sarıdan atıldı. Müslüm’ün golünde de Tosiç’ten topu kapıp arkadaşına kazandıran adamdı.
Fornezzi son dakikada Hurşut’un vuruşunu çataldan çıkarmasa, günah keçisi penaltıyı çalmayan Özkalfa değil, egoistlik yarışında arkadaşlarını geçenler olacaktı. Ordu’da Fornezzi, takımını ve oyunu gerçek bir lider gibi yöneten Ali Çamdalı ve ince işler yapan Nizamettin fark yaratan oyunculardı. Dağlara taşlara 3 felaket orta yapan Monje ise eski günlerini aratıyor. Gençlerbirliği ise aynıydı. Aslında maçın güzel olmasını Fuat Çapa’nın içeride dışarıda futbola hizmet eden yaklaşımı sağladı. Defans oyuncularını çıkarıp 3 forvet almak işe yaramadı. Hurşut olağanüstü işler yaptı. Gol pası da güzeldi. Ancak oynamak kadar arkadaşlarını oynatmayı da düşünse çok katkı sağlayacak.