Takımı uçurur

Haberin Devamı ›
Ersun hocanın Trabzonspor’un başına 3. kez geçmesi gündemde. Trabzon’u çok seviyor biliyorum. Köşe bucak dolaşarak, denizde, derelerde, dağlarda çektiği fotoğraflar tablo gibi... Trabzon’u seven biri zaten Trabzonspor’u sevmez mi? Ersun Yanal mesleki kariyerini büyük kulüplerde forma giymenin avantajıyla elde ettiği “peşin kabulle” yapmadı. Kimsenin dönüp bakmadığı iki ligde üst üste başarılı olup tırnaklarıyla kazıyarak kabul ettirdi kendini. Küme düşme hattında aldığı Yeni Salihli’ye play-off oynatmasının ardından, Denizlispor’u uçurdu. Ankaragücü çok net bir başarı öyküsüdür.
Milli Takım olunca...
Milli Takım’ın başına geçmek gönlüne düşene kadar Gençlerbirliği’nde yaşadığı 1.5 sezon da.... Ersun Yanal ne zaman ki Milli Takım’ın başına geçip ‘İstanbul’daki sporun önde gelen isimleriyle’ tanıştı, çalışma biçimi ve prensipleri değişti. O 2006’ya kadar tuttuğunu altın eden, oyuncularını geliştiren, futbolcu gruplarını takım yapan Yanal gitti, yalnızca kendi markasını yüceltmeye çalışan Yanal geldi. Eskişehirspor’u saymıyorum, Fenerbahçe’de şampiyon olduğu sezonu dahi başarı olarak nitelendiremiyorum
İkinci dönemi başarısız
Trabzonspor’daki ikinci döneminde de başarısız oldu. “Şampiyon olacak bir kadro kurulmuş” diyerek başladığı görevinin ikinci yarısında “İlk 11’de oynayacak 8 oyuncuya ihtiyaç var” diyen Ersun Yanal, aslında kendisini inkar eden bir kimliğe büründüğünün farkına varmalı...
Herkesten şikayetçi
90’lı yılların sonu, 2000’li yılların başındaki kendisini işine adamış, elini takımın içinden çekmeyen, grup çalışmasının dışında, bireysel çalışmalarla oyuncularını her sezon geliştiren, enerjisi ve analiz yeteneğiyle fark yaratan, yardımcılarını da büyüten Ersun Yanal zaten her takımı bulunduğu yerden yukarı taşır. İkinci Ersun Yanal ise yalnızca kendisinden memnun, herkesten, her şeyden şikayetçi ve kaybedilen maçlardan sonra, “Ben takım yönetmiyorum, süreci yönetiyorum” diyecek kadar soğukkanlı....
İlki perişan eder
Önceki senelerde, doğru yardımcılar ve yüksek konsantrasyonuyla fark yaratan Yanal, kadroya çok takviye yapılmasa da takımını uçurur, yakın gelecekte şampiyonluğa oynatır. Son yıllarda eski kimliğinden uzaklaşmış, ‘takımına şampiyonluk kazandırmış’ kimliğiyle her koşulda kendisinden memnun Ersun Yanal ise çok sayıda kaliteli transfere rağmen takımını şampiyonlukta iddialı hale getiremeyebilir. Eğer anlaşma sağlanırsa, şampiyonluk iddiasını yapılan transferlerden ziyade Ersun Yanal’ın kendisiyle rekabeti belirleyecektir. İddia ediyorum, ilk Yanal, şimdiki Yanal’ı perişan eder....