MENÜ

Özlenen Kartal

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

İki futbolcunun takımı nasıl değiştirdiğine şahit olduk. Beşiktaş yönetiminin transfer mucizeleri daha ilk maçta kendini gösterdi. Denizlispor maçında özellikle Kleberson’un oyun anlayışı önce arkadaşlarına, sonra takımına sınıf atlattı, en azından sınıflarını yakalattı. Kleberson’un dönen toplardaki kademe anlayışı,topu kullanışındaki ustalığı hem Okan’ı hem Adem Dursun’u, hem de Ahmed Hassan’ı şahlandırdı. Ailton’un golcülüğünü biliyorduk. İzleyince emin olduk. Youla eğer topla kavga etmese, son pas ya da son vuruşlarda biraz becerikli olabilse skor yarım düzinelik, Ailton’un gol sayısı da 3-4 olabilirdi. Fenerbahçe’nin futboldaki kısırlığına bakınca, yeni yabancılarıyla daha ilk mücadelede çok güzel sinyaller veren Beşiktaş şampiyonluk adayı değil, şampiyonlukta favoridir... Kaçırmamak gerek! Galatasaray Ümit Karan’ın 90+3’te attığı faul tartışmalarına neden olan golle bir kez daha 3 puana ulaştı. Haftanın en zevkli maçıydı. Galatasaray yakaladığı yüzde yüzlük pozisyonların yarısını yapsa averajı da sağlama alacaktı. Ankaragücü mücadeleci ruhunu yeniden kazanıp, ilk toplara basan bir takım hüvviyetini tekrar kazanmış. Onca yenen pozisyonun ardından yakalanan pozisyonda Faruk topa iyi vursa belki 3 puanı da alacaktı. Galatasaray’ın eleştirilecek çok yönü var ama hücum hattı gerçekten heyecan verici. Hakan, Ümit, İliç, Necati ve Hasan olağanüstü çabuk oynayıp, rakibe hata yaptırıyor. Çok pozisyon yakalıyor. Kesin olan bir şey var. Galatasaray şampiyon olamasa bile, maçlarında pozisyon zenginliği yaşanacak, bu işten futbolseverler kazançlı çıkacak... Maçtan sonra Cemal Aydın’ın isyanı kendi açısından haklıydı ama gönül Cemal Aydın’ın değil hakem Selçuk Dereli’nin haklı olmasını istiyor. FIFA kokartlı hakemimizin geçen sene Sakaryaspor-Beşiktaş maçında verdiği penaltılar ve önceki gece vermediği penaltıları görünce kaçınılmaz olarak insan, “Dereli’nin ceza alanı içinde yapılan ihlaller konusunda uzman hocalardan uzun süreli ders alması, kafasının rahatlatılması” gerektiğini düşünüyor. Bu hatalar FIFA kokartlı hakemlere yakışmıyor. Daum düğümü! Önceki sene sürpriz, geçen sene ise rahatlıkla şampiyon olan Fenerbahçe ekonomik gücü, kadro derinliği ile lige senelerce damgasını vuracağını düşündürmüştü. Alex, Anelka gibi iki süperstarın yanına İtalya Şampiyonu Juventus’lu yıldız Appiah’ı katan, Luciano, Nobre ve Aurelio gibi ortanın üstünde başka yabancılara da sahip olan, A Milli takımda oynamış ve oynayacak 8 oyuncusu bulunan Fenerbahçe bebeklerin gelişimi gibi önce emekleyecek, sonra tay tay yürüyecek, sonra da koşup gidecekti. Fenerbahçe bu denli kaliteli kadroya rağmen hala emekliyor. Biz gerekçeyi söyledikçe, Fenerbahçe biz ve bizim gibi düşünenleri “düşman” ilan ediyor! Haksız ve zamansız bir biçimde seyircisiz maç oynama cezasına çarptırılan “şampiyon” son 2 senede nasıl oynadıysa öyle oynadı! Ancak karşısında kendisini geçen seneye göre çok geliştirmiş bir Diyarbakırspor vardı. İlyas ve Maznov’un şık golleri ile 2 gollük üstünlük sağlayan Yeşil Kırmızılılar, Hüseyin Kalpar’ın “çıkın, çıkın” diye bağırmasına rağmen, Atilla’yı çıkartıp, Stavrevski’yi almasıyla geriye yaslandı. Bu girişim cezasız kalmazdı. Cezayı Alex ve Tuncay kesti, “şampiyon” bir puana sevindi. Tuncay’ın panoları tekmeleyip sarı kart görmesi “arabesk”, kulübeden küfredip kendini attırması “kendine, kulübüne, takım arkadaşlarına ihanetti”. “Şerefsiz” yakıştırması onu takımından 3-4 hafta uzak bırakacak, Serdar Tatlı’nın vicdanı rahat olacak, ancak bu tür küfür ve söylemleri hangi hakem duyup da sporcuyu cezalandırmazsa bu sıfat “onlara” yakışacak. Trabzon’un işi zor İki futbolcunun takıma sınıf atlattığını söyleyerek başlamıştık yazıya. Aslında bir futbolcu takımı sınıf düşürebiliyormuş. Ben de, “Satın kardeşim. Bir stopere 5 milyon dolar veriyorlarsa, o paraya 2 stoper bulursunuz” diyenlerdendim” Feci şekilde yanılmışım. Tolga’nın yokluğu Trabzonspor’da bütün balansı bozdu. Erdinç ve Eller bir türlü anlaşamıyor. Trabzonspor, arkasına atılan her topta pozisyon veriyor, vermese de yürekler ağza geliyor. Eller çok iyi futbolcu ama Tolga gibi değil. Hava toplarında bir tehdit değil. Sorun sanırım Erdinç’te... Moralsizlikten kurtulmadılar, önceki senelerde olduğu gibi futbolcular oynarken zevk almıyorlar. Fatih’in forma girmek için süreye ihtiyacı olması, Gökdeniz’in “bahis” iddiaları ile en az 3 ay futboldan uzak kalma ihtimali, Trabzonspor’un sancılı döneminin daha süreceğini gösteriyor. Konyaspor’da sıkıntı yakında biter. Zafer Biryol ve Murat Hacıoğlu’un kendini bulması ile Ceyhun’un takıma katılması iyi futbolu bol gollü futbol gösterilerine çevirecektir.. **** Metin Yıldız iyi futbol oynattığı takımını kendi mi sabote etti ne! Kimse onun adamlığını tartışmadı ki! Futbolcunuzu taraftarın önüne atarsanız, diğerlerinden de destek bulamazsınız. Teknik adamlıktaki geleceğinin önüne mayın döşedi genç hoca... Vestel Manisa, Galatasaray maçındaki kimliğinin çok ötesinde bir kimliğe büründü. İddia ediyorum, Malatyaspor’a kimse 20 dakikada 5 gol atamaz. Bir kötü haberim de iş bekleyen teknik direktörlere: Vestel’i daha beklersiniz! Çok para harcayan Ankaraspor, çok gençeleşen Gençler’i deviremedi. Transfer bir sanattır. 240 bin dolarlık Risp bunu Jaba ve Ersen’i silerek gösterdi. 2 takım da yürür gider... Kazanan takımlar Samsun ve Erciyesspor ise defansta bu kadar hata yaparsa gider!

YORUM YAZ