Elmander şart
Haberin Devamı ›
Takım savunmasını çok iyi yapan, orta sahada çok iyi alan daraltan Orduspor o dönemde oldukça baskı yaptı. Ancak onların sıkıntısı da malum. Gol yollarında üretken değiller.
Elmander’siz Galatasaray 4-4-2 görünümlü bir 4-5-1 oynarken, Sabri girdikten sonra Necati, çoğunlukla geriye gelerek top aldığı ve defans arkasına çok koşu yapmadığı için 4-6-0 gibi oynadı. Engin’in pasında Sabri güzel bir kontrol ve vuruşla teknik heyetini, takım arkadaşlarını, taraftarlarını, kısaca herkesi rahatlattı. Elmander’in tam manasıyla iyileşmeden sahaya girmesine de gerek kalmadı... Mükemmel bir gol atarak takımını öne geçiren Necati kendisini gönderenlere bir nazire daha yapıp seneler sonra dönüşünde ne önemli bir futbolcu olduğunu bir kez daha kanıtladı. Muslera rahattı ve güven veriyor. Semih usta Ujfalusi ile yine rahat bir maç oynattı. Eboue, Hakan Balta, Selçuk idare ettiler. Melo iki güzel pas yapıp taraftarın gönlünü hoş etti, defansına yardım etti ama önde üretken değildi.
Takımın en iyisi Emre’ydi. Necati’ye gollük pası, Fornazzi’de kalan şutu, alan değiştirerek yaptığı pasları, en önemlisi sürekli Hakan’ın yardımına koşarak defansını rahatlatması ile farklıydı. Oyun görüşü de, karakteri de gelişiyor. Türk futbolu bir yıldız kazanıyor. Keza Engin. Çok faydalı oynuyor. Keşke oyuna her zaman bugünkü kadar saygı göstermiş olsaydı.
Sabri’nin ise kariyerin en güzel gecelerinden biriydi. Gol sevincini oğluyla paylaşmak kaç futbolcuya nasip olmuştur ki!
Galatasaraylı futbolcular kazandılar, Trabzon ve Fenerbahçeli meslektaşlarını kazanmaya, dolayısıyla baskı altında oynamaya mahkum ettiler.
Orduspor’un daha önce Monaco’da da kaptanlık yapmış kaptanı Gosso’nun bir sakatlık yokken ve 32’de oyundan çıkartılırken hocasına ve takım arkadaşlarına gösterdiği saygıyı umarım bizim futbolcularımız da görmüştür. Cuper, Gosso ve Onur’u değiştirip, oyun kontrolünü de takımına geçirmeyi başardı. Kendi kurduğu takımda çok daha güzel işlere imza atacaktır.