Bir yıldız daha

Haberin Devamı ›
Genel yayın yönetmenine de, mesleğe yeni başlayan muhabire de aynı saygıyı gösteren biriydi.
Sır verir ve sizi tutuklardı. Çünkü görev yaptığı camialara çok saygı duyardı.
Onu sakal traşı olmamış ve tiril tiril giyinmemiş hatırlayan var mıdır?
Onun gibi yaşamıyla rol model olan birinin akciğer kanserine yakalanmasını aklım almıyor, iyi insanların vakitsiz gitmesini de içim...
Geçen sene pro lisans kursunda futbolculuklarında kendisi gibi şöhretin doruğuna ulaşmış hocaların yaptığı maçta attırdığı gol ve savunmadaki hırsıyla bir kez daha neden Erdoğan Arıca olduğunu kanıtlamıştı. "Sizden 15 yaş büyüğüm benim mücadeleme bakın bir de kendinizinkine" diyordu. Ertuğrul, Tolunay, Nurullah, Mesut ve diğer kardeşlerine.
Galatasaray ve Fenerbahçe'de şampiyonluklar kazanmış, ümit milli takımda harikalar yaratmış, Göztepe'ye iz bırakmış, kibar ve şık insan da gitti efsanelerin yanına. Göztepe ikinci ligde iken takımın başına geçtiğinde "Ben 1. ligdeki bir takımın başına geçtim" diyerek herkesin gönlünü almıştı. Aslında Göztepe Süper Lig'e ilk veda ettiğinde Göztepe'yi 2-1 yenerek düşüren Orduspor takımında forma giymişti. Kaderin cilvesi olsa gerek o günkü teknik direktörü de Göztepe'nin gerçek efsanelerinden Gürsel Aksel'di. Gürsel hocanın takımı kazandıktan ama kulübü düştükten sonra soyunma odasında ve sonraki günlerde hüngür hüngür ağlamasından çok etkilenmişti.
Hep Gürsel Aksel gibi, Erdoğan Arıca gibi yaşadı. Keşke anılarını yazsaydı. Diğer teknik adam ve futbolcular gibi herkesin dersler çıkaracağı, güleceği, ağlayacağı, kızacağı anılarını da aldı gitti...
(Bunu okuyan spor adamlarından ricam var, ne olur anılarınızı yazın. Çok bedel ödediğiniz meslek yaşamlarınızda neler yaşadığınızı bilelim.)
Kalbimizdesiniz, kütüphanemizde de kalın. Allah rahmet eylesin. Yakınlarına ve sevenlerine sabır versin.
Seni seviyorum hocam...Mekanın cennet olsun.