MENÜ

FIBA-Euroleague anlaşacak mı?

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Avrupa basketbolunun en büyük sorunu ‘iki başlılık’. FIBA’nın yıllar önce acizliğinden yararlanan ULEB, kendi hükümdarlığını ilan etti. FIBA da şimdi, eski gücüne ve haklarına kavuşmak için mücadele ediyor. Ortada güç ve para var. Euroleague de elinde bulundurduğu bu gücü kimseyle paylaşmak istemiyor.

Kamil Novak, geçtiğimiz günlerde bir toplantı yaptıklarını, tam anlaşmak üzereyken Euroleague yönetiminin masadan kalktığını belirterek, “24 takımlı bir Euroleague için 10 yıllık kontrat teklifi yaptık. Elenen takımlar ve diğerleriyle ikinci kupayı FIBA olarak biz organize edecektik. Önce ‘tamam’ dediler. Sonra 32 takımın, ardından da 40 takımın kendilerine bağlı olmasını istediler. İsteklerin sonu yok. Biz çok iyi bir teklif yaptığımıza inanıyoruz. İkincil turnuvalar olan Eurocup ve Şampiyonlar Ligi şampiyonlarının, gelecek yıl Euroleague oynamasını da önerdik. Herkese eşit şans tanınmasını istiyoruz. Ama bu onlara yeterli gelmedi. Şimdi asıl soru, ne yeterli olur?” dedi.

Yasadışı kontrat yapılıyor

Novak, Eurocup’a katılan takımlar hakkında ülke federasyonlarına baskı yapılıp, yapılmadığı konusunda ise, “Ortada yasadışı bir durum var. Euroleague, bir takımı turnuvasına alırken, o ülkeden birkaç takımı daha bağlayıcı kontratlarla Eurocup’a almaya çalışıyor. ‘Yasa dışı kontrat’ diye tanımladığımız durum bu. Bu şartlarda basketbola yeni yatırımcılar getirmemiz imkansız” diyor.
Haksız da sayılmaz. Bir takım İtalya ya da Türkiye Ligi şampiyonu oluyor. Seneye Euroleague oynayamıyor. Örneğin bu yıl Galatasaray ya da Beşiktaş, Türkiye’de şampiyon olsa seneye Euroleague oynayamayacak. Sponsor, yatırımcı neden desteğini sürdürsün ki. FIBA, takımların kupalara anlaşmalarla değil, sportif kritelerle katılmasını istiyor. Futbolda yapılan da bu. FIBA Avrupa Başkanı Turgay Demirel de, Euroleague’in Avrupa’nın bir kaç ülkesini kapsadığını, kapalı bir lig haline geldiğini belirterek, “Futbol yıllardır aynı statü ile gelirlerini sürekli artırarak organizasyonunu yapıyor. Çünkü, Avrupa’nın her ülkesinden, her takımın o lige katılma fırsatı var. Basketbolda, örneğin bir Danimarkalı neden Euroleague izlesin. Danimarka televizyonu neden Euroleague’in yayın haklarını alsın. Danimarka gibi onlarca ülkenin Euroleague’de oynama şansı yok” dedi.

Avrupa’nın yüzde 16’sı

Euroleague bu yıl 16 takımlı. Son derece keyifli, üst düzey mücadelenin olduğu, tribünlerin dolduğu, NBA ayarınca bir lig haline geldi. Ama baktığımız zaman sadece Türkiye, İspanya, Yunanistan, İtalya, Rusya, Almanya, Sırbistan ve Litvanya temsilcileri bu ligde oynuyor. Sadece 8 ülke. Avrupa’da 49 ülke olduğunu gözönüne aldığımızda koca kıtanın sadece yüzde 16’sını direkt olarak ilgilendiren bir lig durumunda. Tabii ki bu ülkelerin çoğu basketbol olarak geride, üst düzey takımları yok belki ama bu sistemle yeni yatırımcıların, yeni takımların ortaya çıkmasına da imkan yok...

Bir şekilde orta yol bulunmalı. Euroleague yine kendi ligini organize etsin ama en azından Eurocup yerine ‘Basketbol Şampiyonlar Ligi’ tek ve ikinci lig olarak kalıp, 16 takımın dışında kalanların da kendilerini temsil edebileceği bir ortam oluşsun.

YORUM YAZ