MENÜ

Tünelin sonu aydınlık

Abone Ol Google News

Fenerbahçe’nin bugüne kadar oynadığı hazırlık maçları gösteri havasında geçtiğinden pek ciddiye alınmadı. İyi bir futbol markası olduğundan Dinamo Kiev maçı şüphesiz lig öncesinin en ciddi sınavı idi. Pereira takımını 3-4- 2-1 düzeninde oynatıyor. Kafasındaki ilk 11 şekillenmiş gibi. Bu sene oynamaz denilenler (Zajc, Tisserand, Osayi, Ferdi, Novak) hocanın ilk planda düşündükleri olmuş. Zajc dışında diğerleri ilk 11’i zorlar mı, tartışılır. Fenerbahçe maça önde baskı yaparak başladı. Ancak sonuç alamayınca ve kaptırılan toplar geri dönüşlerde sıkıntı yaratıyor. Takım 3’lü defansa alışamamış. Dinamo Kiev’in her atağı defansın aklını karıştırdı. Yerleşim hataları rakibe hep avantaj oldu.

Haberin Devamı

Mesut'un kesmeleri etkili

İlk yarıda rakibin golü de bir yerleşim hatası sonucu geldi. Bilinen gerçek; takımın hâlâ santraforu yok. Valencia en büyük umut. O da ilk 45 dakikada iki net pozisyonu harcayınca golü bulmak zorlaştı. Caner gidince duran topları Mesut Özil kullanıyor. Mesut’un topları, kesmeleri etkili ama, santrafor nerede? Devreyi yenik kapatan Fenerbahçe'de Pereira ikinci yarıya da aynı 11'le devam ederken, mesajını da veriyordu: Takımın iskeleti oluşuyor

Haberin Devamı

Kalite öne çıktı

İkinci bölümde Mesut Özil’in yavaş yavaş kendini göstermeye başlamasıyla Fenerbahçe oyunda da etkili olmaya başladı. Mesut-Pelkas işbirliği ile gelen golde kalite öne çıkıyordu. Son bölümde Pereira kulübedeki oyuncuları sahaya sürdü, iyi futbol fazlaca ön plana çıkmadı. Sonuç mu? Pereira kafasındaki takımı da planı da aşağı yukarı belirlemiş. Sıkıntılar giderilir, takviyeler çabuk yapılırsa (Önce santrafor) tünelin sonu aydınlık.

YORUM YAZ