MENÜ

Jesus'u alkışlayın (!)

Abone Ol Google News

Bu Jesus’un büyük maçları kazanamaması elbetteki tesadüfi değil. Maç Fenerbahçe’nin bir yerde prestijini kurtarma oyunu. İlk 45 dakikaya bakıyorsun, takımın isabetli tek şutu, tek pozisyonu yok. Ancak bunlar tamamen Jesus’un eseri. Galatasaray karşısına da, inat yaparcasına 3’lü defans ile çıkıp bu maçta sahada olması gereken İrfan Can ve Emre Mor’u kulübede bırakıp Rossi ile maça başlamanın açılımı ne? Her maça çift forvet (Valencia, Batshuayi) çıkmak şart mı? Defans arkasına atılan her top rakibe pozisyon bulduruyor ısrar niye? (Zaniolo’nın golü böyle geldi, Peres kırmızı kart gördü) Takımın belli bir oyun planı yok. Bütün ümit şahsi becerilere ve duran toplara kalmış. Arda Güler çizgiye hapis, Kazımcan’dan da kelepçe yiyince etkisiz. Batshuayi, Rossi hiç yoklar. Valencia yalnızları oynuyor. Zajc ve Ferdi sahada çıpınanlar. Fenerbahçe devreyi yenik bitirince, Jesus’un müthiş (!) hamlesi geliyor. Rossi dışarı, Osayi içeri sağ beke, Ferdi sol beke. (İlk 45 dakika çöpe) Fenerbahçe bir ümit saldırırken, yine defans arkasına atılan bir top bu defa son adam pozisyonundaki Peres’i yakıyor.

Haberin Devamı

Komedi hamleler...

Haberin Devamı

11 kişiyle varlık gösteremeyen Fenerbahçe, İcardi’nin golüyle maça havlu atıyor. Jesus mu? Kafa yaparcasına Arda Güleri dışarı alıp Emre Mor’u sahaya sürüyor. Pedro ve King’i oyuna alışı ise tam komediyi andırıyor. Sonuç Galatasaray hem şampiyonluğu hem de maçı hakkıyla farklı kazanıp alkışı haketti. Unutmadan, Galatasaraylılar’da gelen şampiyonlukta kendilerine yardımcı olan Jesus’u alkışlasınlar.

YORUM YAZ