Halı saha maçı
Maçtan önce takımın başında hoca olmasa bile Fenerbahçe’nin favori olduğunu yazmıştık. Ama ne yalan söyleyeyim, Sarı-Lacivertli takımın hiç zorlanmadan idman havasında maçı kazanacağını düşünmemiştim. Maç başladık gördük ki, Gençlerbirliği henüz Süper Lige gelmemiş, hala bir alt ligde! Hüseyin Eroğlu hocama sormak lazım. Bu takımın hedefi ne? Bir takım düşünün ne defans yapmayı biliyor, ne de hücum.
Haberin Devamı ›
Üstüne üstlük haddini bilerek de oynamayınca Fenerbahçe kendilerine ağır bir fatura kesti. Mourinho gidince Fenerbahçe’de yerliler sahaya (İrfan Can Kahveci, Oğuz Aydın, Çağlar) gözdeler (Szymanski, Amrabat, Oosterwolde) kulübeye dönmüştü. Yeni transferlerde (Nene, Alvarez) sahne almıştı. Rakibin baskı yapmayan, sürekli pas hatası yapan oyunuyla Fenerbahçe maçı ilk dakikadan itibaren rakip alana yığdı. Futbola susayan İrfan Can Kahveci ve Oğuz Aydın’ın istekli ve iş bitirici oyunları ile ilk yarıda 3 fark yakalandı. İkinci bölümde her zaman olduğu gibi Fenerbahçe skoru yeterli görüp tempoyu düşürdü. Tempo düşmüşken Fenerbahçe’nin nöbetçi teknik adamı Zeki Murat Göle, Fred ve Brown’u oyundan alınca defansif tedbirler rafa kalktı, rakip kıpırdanıp, ataklar yapmaya başladı.
Haberin Devamı ›
Kimseyi yanıltmasın
Bu yarıda kazandıkları korner sonunda da gol buldular. Gol gelince Fenerbahçe kulübesi panik yaptı, yeni hamleler geldi. Szymanski ve Mert Müldür oyuna girdiler. Değişiklikler sonrasında Fenerbahçe’nin sahadaki oyunu anlaşılmaz bir hale geldi. Rakibin gücü, kalitesi ve inancı olmayınca halı saha mücadelesine benzeyen maçı Fenerbahçe zorlanmadan kazandı. Bu galibiyet kimseyi yanıltmasın. Takımın bir an önce ideal 11’ne kavuşması lazım. Yenilere gelince. Nene fizik olarak çok yeterli değil. Alvarez’i ise ne İsmail’in ne de Amrabat’ın önünde gördüm.