MENÜ

Mucize gibi

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Orta alanda Kuyt, tam bir oyun disiplini içinde sağlıklı toplar taşıyor, Baroni kendine has stiliyle gündeme geliyor. Emre Belözoğlu ise sakatlıklar sonrası biriken hamlık sıkıntılarından kurtulmak adına çalışıyor. Yani Fenerbahçe’nin maçı kazanmak adına gerekli tüm hazırlıkları yerinde görünüyordu deplasman maçında... Sow’un erken gelen golü sonrası Sarı-Lacivertli ekipte özgüven duyguları daha da yükseliyordu doğrusu. Ancak Volkan’ın Erciyesli Azofeifa’nın serbest vuruştan gelen sert vuruşuna seyirci kalışı yılların kalecisine hiç de yakışmıyordu. Baraj açılarını ve zıplama zamanlamasını pek düşünmeden topa uzanan Volkan’ın kafasının içinde neler geziniyor merak ettim ben... Caner meselesine değinmek istedim. Onun hem Fenerbahçe’de hem milli takımda en mükemmel orta alan organizatörü ve kanat ortaları uzmanı bir futbolcunun yerde yatan rakibini neden böylesine hoyratça tekmelediğini hiç anlayamadım. Caner kardeşimiz, “Topu çalmak için” kendini savunsa da bir yerde kendisini meslektaşının yerine koymasını yerde yatarken o tekmelerden birinin göğsündeki nazik bir bölgeye gelme ihtimalini düşünmesini dilerim. Bakalım o zaman tüyleri diken diken oluyor mu olmuyor mu? Neyse ki Ersun Yanal, erken davraıp Caner’i oyundan aldı da hakemn üçlüsü dahil ortalık yatıştı. Beraberlik sonrası geçen zamanda iki takım da karşılıklı olarak pozisyonlar yakalıyorlar. Erciyes’in ikinci yarı başlarında kaçırdığı inanılmaz gol fırsatı ise 90 dakikanın en flaş anı olmaya devam ediyordu son dakikalara kadar. Maçın son dakikasında Emenike’nin devreye girerek direğin dibine attığı bilinçli ve mucizevi gol, Fenerbahçe’ye ilaç gibi geliyor ve Sarı-Lacivertli ekip 3 puanla dönmenin keyfiyle ayrılıyordu Kayseri’den...

YORUM YAZ