İtiraz ediyoruz

Haberin Devamı ›
Evet, kimi zaman kaybolur, aşırı kırılgandır vb. Ama ortalama olarak ligimiz için büyük bir futbol kazancıdır. Alex ve onun gibi adamların çöpüne bile muhtacız. Gaziantepspor maçının 21. dakikası. Beşiktaş hızlı hücuma kalkıyor. Delgado’dan Burak ve Bobo’ya uzanan paslaşmalarla. Liglerimizde sık göremeyeceğimiz güzellikte. Sanki artık ezberlemişler ve gözü kapalı sahaya döküyorlarmış gibiydi. Değil, Beşiktaş’ın sertifikayı alması için bu tip atakları sürekli yapması lazım. 4 yıldır futbol oynamadığı iddia edilen Fenerbahçe buna sahip. Defans planlarına kaydığı düşünülen günümüz futbolunda kolay olmayan seri pas organizasyonlarını oyun karakteri yaptılar. İstenen seviyede değiller, daha iyi noktada olmalıydılar. Ama inatla deniyorlar. Gençlerbirliği’ne attıkları 2. golü bir çok takım tesadüf olarak atar, ama Fenerbahçe için kimliktir. Tekrar tekrar yaparlar. Futbol adına çabaları saygıyı hak ediyor. Burak Yılmaz’ı izlerken ise genç Türk futbolcusu dertleri kafanıza çörekleniyor. Kalıplı, ortalama profile göre iyi pas becerisi ve aklı var. Değişik mevkilerde oynayabilecek kapasitesi var (defans önü, orta saha gibi). Ama kısa sürede şımarmaya meyilli, gelişmeye çaba harcamayacak, işin kolayına kaçacak karakter onda da var. Beşiktaş günlerine “golcüyüm” sözleriyle başladı mesela. Oysa kapasitesine haksızlık. Arda’yı kendi kulübü taşıyamıyor. O, bu ortamda kendisini nasıl taşısın? “Eski Arda dönecek” diyorlar. Hangi eski Arda? 20 yaşında, ligde 1 yıldır varolan gençten söz ediyoruz. PSV maçında attığı kafanın işaretleri 5 maçtır geliyordu. Yeteneklerine biçilen “oyun lideri, 10 numara” tanımlamalarına layık olması için geliştirmesi gereken yığınla nokta var: Devamlılık, güç, şut, defans, atak çeşitliliği... Ama herkes ona “Sen tamamsın, yıldızsın” diye davranıyor. Türkiye dışındaki dünyanın ne acımasız olduğunu ve neler istediğini Dortmund’lu Nuri’yi göstererek bile anlatabilirler. Tuncay da sizi kızdıran, düzeltmediği zafiyetler sergiler. Top kayıpları ya da pas tercihleri gibi. “Golcü olacağım” polemiklerine ister istemez takılmıştı. Ama yine de yakın dönem isimlerin hepsinden çok farklı. Ve hâlâ Türkiye dışına gidecek, tutunabilecek potansiyeli olan tek isim. Fenerbahçe’ye geldiğindeki duruşu, karakteri ve katettiği yol ile diğerlerini karşılaştırdığınızda fark ortaya çıkıyor. Kriz içindeki takımın sahada isyan eden genç lideriydi. Fenerbahçe’de böyle bir yükü sırtlayıp, altından kalkabildi. Diğerleri bunu başarabilir miydi ? Ama kafa yormaya gerek yok. Alex, Delgado, ve diğer yabancı oyuncular... Hepsi sizin yüzünüzden, sizin!