Ahbap-çavuş zavallı gözlemciler

Haberin Devamı ›
Hakem hataları almış başını gidiyor. Bu hafta oynanan maçlardan biri hariç diğerlerinde önemli hakem hataları var. Hatalar azalmıyor, her hafta artarak devam ediyor. Peki, çözüm ne, sorun nerede? Merkez Hakem Kurulu sorunu tespit etmiş! Gözlemciler! Hakemi seçen, hakemi atayan, eğitimi veren kendileri! Ama suçlu gözlemci! Hatta Başkan Demirören’i de buna inandırmışlar, en kısa zamanda İngiltere’deki sistemine geçecekmişiz. Gözlemcilik kalkacakmış! Kurtuluşumuz “Video gözlemcilik!”
Gözlemcilerden kim sorumlu?
Namoğlu’na göre gözlemciler görevini tam olarak yapmıyormuş, düzgün rapor yazmıyorlarmış. Kabul edelim, öyle olsun. Peki, gözlemcilerden kim sorumlu? MHK sorumlu değil mi? Gözlemciyi eğiten de, ona maç veren de Namoğlu’nun ta kendisi değil mi? İşini düzgün yapmayan gözlemciyi uyarırsın, uyarıya kulak asmazsa maç vermezsin. Her hafta akıl almaz hatalar yapan hakem de sahada, ona geçer not veren gözlemci de tribünde. Yani hatada ısrar eden gözlemciye Namoğlu her hafta görev veriyor. Sonra da ‘suç bende değil’diyor; kamuoyu ile dalga geçiyor.
Check and Balance
Türkiye’de gözlemci raporu değerlendirmesi konusunda aslında sağlam bir kontrol mekanizması var. Bunun İngiltere’deki sitemden pek farkı yok. Bu sistemi bizim gibi UEFA ve FIFA da uyguluyor. Gözlemcinin verdiği not, MHK tarafından oluşturulan bir kurul tarafından görüntüler izlenerek denetleniyor. Notta bir sıkıntı varsa gözlemciye rapor tekrar gönderilip hatasını düzeltmesi isteniyor. Gözlemci de hatasını düzeltiyor. Hatada ısrar ederse, bu defa gözlemci cezaya giriyor ve maça gidemiyor. Yıllardır uygulanan bir sistem bu. Namoğlu, MHK’ye geldiğinden beri bu sistem işlerliğini kaybetti. Hatalı diye gözlemciye geri gönderilen rapor sayısı 3’ü geçmez. Yani Namoğlu’na göre şu ana kadar 1. Lig dahil oynanan 350 maçta hatalı yazılan rapor sayısı 3! Ama yine de gözlemci suçlu!
Başarılı hakeme ceza!
Günümüzde hiçbir maçı televizyondan izleme şansı olmayan(!) Namoğlu, gözlemciden gelen raporu dört gözle bekliyor! Sanırsınız gözlemci raporuna göre maç veriyor! Çok uzağa gitmiyorum. Sadece bu haftadan örnek veriyorum. Bir önceki hafta gözlemcisinden 7.9 (Zayıf not) alan hakem sahadaydı. Bir önceki hafta gözlemcisinden 8.4 (Tam not) alan hakem evindeydi, maça çıkmadı! Yani kurul olarak hatalı hakemi sahaya sürdün, başarılı maç yöneten hakemi evinde beklettin. Diyelim gözlemci hatalı rapor yazdı. Bu notları veren gözlemciler de hemen 3 gün sonra maça gitti. O gözlemciye de görevi sen verdin. Suçlu kim? Tabi ki gözlemci!
Yetersiz MHK!
Şu an MHK’nin 9 üyesinden 6’sı aynı zamanda Üst Klasman Gözlemcisi. Yarın kuruldaki görevleri bitince gözlemciliğe devam edecekler. Yani Namoğlu’nun tabiriyle: “Görev bilinçleri zayıf, bir raporu tutarlı yazamayacak kadar yeteneksiz” gözlemciler sınıfına dahiller. Demek ki Türk hakemliğini bir maçı izleyip tutarlı rapor yazamayacak kadar yeteneksiz insanlar yönetiyor. Bunu ben söylemiyorum, vallahi de, billahi de Namoğlu söylüyor.