Şiir gibi!

Haberin Devamı ›
Maçın nabzı düşük gibi görünebilirdi. Ama iki hedef vardı. İlki; şampiyon Fenerbahçe, Kadıköy'e galibiyetle veda etmek istiyordu. En güçlü 11'ini tercih etme nedeni buydu. İkincisi; Avrupa Ligi'ni kovalayan Karabük'ün puan hesabıydı. Bu yüzden tedbiri ön plana çıkarmış, hızlı adamlarıyla gol arıyordu.
Kısacası ilk yarıdaki tempo hiç de bitmiş bir sezonu yansıtmıyordu. Fenerbahçe, Emenike-Sow-Kuyt ile yılın klasiğini ortaya koyuyor, rakip defansın kafasını karıştırıyordu. Emre ile Meireles de hiç olmadığı kadar uyum içindeydi. Gerçi gol, Emenike'nin forma çekerek, yani faul yaparak yarattığı pozisyon sonrası geldi, ama şampiyon daha hareketliydi. Bol paslı oyun zaman zaman görsel şölene de dönüşüyor, goller harcanıyor, ancak Meireles ile Emre bu sancıyı bitiriyordu.
Karabük'te motivasyon sorunu vardı, bloklar kopuktu, ağır çekim oynuyordu. Bu yüzden devre ev sahibinin istediği gibi bitti. Çünkü Fenerbahçe'nin futbolu gerçekten alkış topluyordu.
İkinci 45'te Fenerbahçe'nin oyundan düşeceğini sananlar yanıldılar. Çünkü şampiyon belki de sezonun en iyi futbolunu oynuyordu. Görevini kötü yapan yoktu. Kaçan goller de çabasıydı. Hani taraftara veda için hazırlık yapılsa, ancak böylesine şiir gibi bir futbol planlanabilirdi.
Bir kez daha tebrikler Fenerbahçe...
NOT: Fenerbahçe'nin, Mancini taklidi -birçok kişi tarafından farklı algılanacak olsa da-müthiş bir buluştu. Keşke her atışma böyle zeka dolu esprilerle süslense...