Arama

Popüler aramalar

Kaleci farkı!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Fenerbahçe ilk organize atağını 21. dakikada yapabildi. Çünkü o dakikaya kadar topu kanatlara yayamamış, Emre-Diego birlikteliği rayına oturamamıştı. Ama en önemlisi Umut-Burak ile Fener defansını bozan Galatasaray, Hamit Selçuk, Olcan ile orta sahayı ele geçirmişti. Defansif anlamda Topal tek kalıyordu. Konuk adına bu görüntü iki gollük pozisyonu getirdi. Hamza Hamzaoğlu rakibinin kanatlarını yok etmeye kararlıydı. Sow ile Emenike’nin gezgin oyunları bile Galatasaray’ın dengesini bozmadı. Herkesin gözünü diktiği Galatasaray sol kanadı, Telles, Olcan ve Sneijder ile geçişlere kapatılmıştı. Galatasaray ilk 25’teki farkına rağmen bir anda “uyku moduna” geçti. Ev sahibi oyunu öne taşımaya başlayınca, bambaşka bir derbi ortaya çıktı. Artık Fener zorluyor, Galatasaray kapanıyor, Emre-Diego dişlisi işliyor, yani ev sahibi kendine geliyordu. Devrenin özeti skor gibiydi. Önce Galatasaray, sonra Fenerbahçe ağırlığı izlendi. İkinci yarı başında orta saha ev sahibine geçti. Galatasaray 1 puan havasına girmişti. Emenike, Kuyt ve Sow’un tehlikeleri Fenerbahçe’ye moral verdi. Gökhan’lı sağ kanat etkindi, ancak Caner’li sol kanat tıkanıktı, sonra açıldı. Farkı, Sow, Kuyt, Diego ve Topal’ın çabaları yaratıyordu. Neredeyse maç tek kaleye dönmüştü. Emre’nin ahlar vahlar arasında direkten dönen vuruşu dışında Fener yine gol tıkanıklığı yaşıyordu. Kuyt’ın golü bu yüzden çok önemliydi. Belki de bu sezonun kurtarıcısı oldu. Volkan Demirel’e ayrı bir paragraf açmak gerek. Hamit’in havada dönen topu ile 83. dakikada Yasin’in gollük şutunu çıkarırken, galibiyetin baş mimarı oldu. 90 dakika boyunca hep güven verdi. Oysa Muslera golde hatalıydı, şutu beklemiyordu. Fenerbahçe, derbinin 4’te 3’ünde sahanın hakimiydi. Maçı İsmail Kartal’ın tartışılacak değişiklikleri değil kazanma hırsı getirdi. Ve de Galatasaray’ın galibiyete niyeti olmayan futbol mantığı...