Sorun aslında bildiğiniz gibi değil
Haberin Devamı ›
Pekala Atiba ya da Serdar Kurtuluş da olabilirdi! Beşiktaş’ın en azından ilk yarıdaki şansı, Sivas kadrosunda birbirine benzer özellikte çok oyuncunun olmasıydı. Bu nedenle de Sivas hücumda oyununu çeşitlendirmeyi bir türlü başaramadı ve ibre hep Beşiktaş ’tan yana oldu.
Beşiktaş, ilk devre boyunca ‘basit ve işlevsel’ oynayarak bir gol attı ayrıca çok net 3-4 pozisyon yakaladı. Ancak bu pozisyonların ilk 30 dakikaya yığılmış olmasının büyük bir sorun olduğu maç bitimi daha net anlaşıldı. İlk devrenin son 15 dakikasında oyunun dengeye gelmesi devre arasına gidilirken Beşiktaşlılar’ın aklında sanırım, futbolun yazılı olmayan kuralı “Atamayana atarlar”ı getirmiştir. Öyle de oldu zaten.
İkinci yarı Beşiktaş maç boyu boşboş koşturduğu Almeida’yı yorduğu için ikinci yarı ne bu oyuncuyu topla buluşturdu ne de varlığından yararlanabildi. Elbette ritmin düşüklüğünde topsuz oyun sevmeyen Fernandes’in ‘toptan bir türlü vazgeçmez tutumu’nun rolü vardı. Beşiktaş bu nedenle oyuna bir türlü hız kazandıramadı. Da Costa’nın golünün ardından Beşiktaş silkinecek diye bekleyenler oldu fakat bence buna ne niyeti ne de hali kalmıştı.
Ülke oynama vasatını aşamayan, disiplinsiz, iki takım açısından da oyun düzeninin olgunlaşamadığı bir maç izledik. Bu kadro yapısı ve bu oynama haliyle Beşiktaş’ın daha çok çalışması gerekir diyeceğim ama ortada bir çalışma sorunu olmadığı da net... Öyleyse sorunun oyuncuların önemli bölümünde ‘modern zamanların futbol bilgisinin eksikliği’nden kaynaklandığını söylersem, yanlış bir tespitte mi bulunmuş olurum?