Arama

Popüler aramalar

Sana sade çok yakışıyor

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Yeni sezon için şimdilik üç forma çıktı podyuma. Konuştuğum herkesin ortak kanaati ikisinin ‘giyilemez’ biçimde rüküş olduğu yönündeydi. Gerçi Hakan Aksoy -ki kendisini yönetici saymam daha çok kendim gibi görürüm- formalar tasarlanırken “Atatürk’ün ve Baba Hakkı’nın kazağı” gibi simgesel anlamlardan yola çıkıldığını söylemiş ama Beşiktaş’a, Beşiktaşlı’ya uygun bir başka yol da pekala bulunabilirdi.
Bilinir... Ben, bu ‘alım-satım, üretim/tüketim’ denkleminin futbolun ruhunu yok ettiğini, ‘oyun’u ticari bir faaliyete dönüştürdüğünü, halka ait olanı gözü dönmüş piyasacıların emrine vererek ondan maksimum kar elde etmek için her türlü hokkabazlığa yol verildiğini, ‘iş’e dönüşen oyunun insanı kendine ait olana yabancılaştırdığını ve bu bağlamda futbolun insani yönünü öldürdüğünü savunurum.
Bunlar benim ‘elde var bir’lerimdir... Ve bilinir dediğim dediktir!
Yine de yöneticiler en azından şu forma işinde başka türlü davranabilir, sık sık dile getirdikleri “Biz Beşiktaşlıyız, farklıyız” iddiasını sahici kılmak için farklı bir yöntem arayabilirlerdi.
Örneğin, “Ben yaptım oldu” yerine, internette 20-30 tasarımı taraftarın ‘oy’una sunabilir, diyelim ki en çok oy alan 10 forma arasından artık kaç tanesi tercih edilmesi gerekiyorsa onları seçebilirlerdi. Böylece en azından bir ‘demokratik yönetici’ portresi yaratılmış ve o hep sözü edilen “Biz farklıyız”a bir anlam katılmış olurdu.
Dahası şu bile düşünülebilinirdi; Beşiktaş taraftar sitelerine bir çağrıda bulunulur, onların forma önerileri de forma anlaşmasının yapıldığı firmaya iletilir, böylece ‘farklılık’ konusunda daha da ileri gidilirdi.
Bunlar zor ve yapılamaz şeyler değil, yeter ki niyet edilseydi...
Konuştuğum Beşiktaşlılar’ın çoğu formaları ‘çirkin’ bulduğuna göre bu işte bir gariplik olduğu kesin. O nedenle en azından ‘kartal pençesi’ diye sunulan çizgili beyaz ile baklava dilimli formadan vazgeçilmesi bile eleştirilere kayıtsız kalınmadığı, taraftarın aklının da ciddiye alındığının gösterilmesi bakımından yerinde olur.
Bilinir ki Beşiktaş’a yakışan sadeliktir, ağırlıktır...