Arama

Popüler aramalar

Sade ama işlevsel!

Haberin Devamı

Beşiktaş’ın, takımın ‘kenar süsü’ Ricardo Quaresma ile karındaşı Simao Sabrosa’nın yokluğunda rakip kaleye nasıl gideceği merak konusuydu. Çünkü Orduspor takım müdafaasını bu ligde en iyi yapan takımlardan biriydi. Evet, oyun Quaresma’nın yokluğunda fazlaca estetize edilemedi ama kadro ‘takım oyunu’ oynamaya daha yatkındı.
Ordu gibi reaksiyoner bir takıma karşı özellikle orta sahada hem topa sahip olmaya hem de oyun kurgulamaya gayret etti Beşiktaş. Eğer Fernandes daha sade oynayıp çevresindekilere ve özellikle de önündeki arkadaşlarına daha fazla sayıda toplu koşu servisleri yapabilse maçın Beşiktaş açısından daha zevkli ve eğlenceli geçeceğine şüphe yoktu. Niye Fernandes? Çünkü sahadaki kadro en büyük sıkıntıyı Fernandes merkezli oyunla ilişki kurmakta yaşadı. Dikkat edildiyse müdafaadan ileri çıkan Egemen, İsmail ve Hilbert maç boyu ikinci paslar için önlerindeki arkadaşlarına pas almaları için sürekli “Gel, gel” yapıyordu. Bu da kanımca hem sahadakilerin pas ve ona dayalı organizasyon eksiğini bir o kadar da Orduspor’un bu bağları kopardığını gösteriyordu. Tam da bu nedenle Fernandes’in ‘sade ve basit’ işlerine ihtiyacı vardı Beşiktaş’ın, o da bu kadar oldu. Bu maçta kötü değildi Fernandes ama iki ‘süs’ün yokluğunda oyunu süsleyecek kalibreye sahip tek oyuncu da oydu. Böyle olsa Beşiktaş son bölümü sıkıntılı geçmiş gibi görünen maçı daha rahat tamamlayabilirdi. Yine de “Yorulacaklar” diye endişe duyulan bölümde özellikle Holosko ve Almeida ile -ki eleştirilerin aksine ben Almeida’nın yeterince uygun pozisyona sokulamadığını iddia eden cephedeyim- topu ileri taşımakta hayli başarılı olan Beşiktaş zor bir maçı kazanmayı becerdi.
Müdafaada ihmal edilebilir bir iki pozisyon dışında gedik vermeyen Beşiktaş’ta iyi bir maç çıkardığını düşündüğüm kaleci Cenk’in maç konstrasyonu konusunda biraz daha yoğunlaşmaya ihtiyacı var diye düşünüyorum.

Yazarın Diğer Yazıları
Tümü