Arama

Popüler aramalar

İyi savunma için doğru hücum...

Haberin Devamı

Bu sezona da ‘stat hayalleri’ni ısıtarak başlayan Beşiktaş yöneticileri, ülkedeki ekonomik gidişata da bağlı olarak artık tarih vermekten vazgeçtikleri ‘büyük projeleri’(!) için bu aralar ‘sus pus’... En ‘özel gücü’ olan taraftarından yoksun bırakılan Beşiktaş, kuvvetli genetiği sayesinde doğal pozisyonu olan üçüncülüğü korumayı başardı.

Stoperler güven vermiyor

Bu sezon izlenir oyun ve gelişmiş oyuncu ustası olarak bilinen Şenol Güneş’le dalgalı bir başlangıç yapan takımda işler ağırdan da olsa yoluna girecek gibi görünüyor. Oğuzhan’ın hem Beşiktaş hem milli takımda yarattığı hava kuşkusuz işe yarayacaktır. Ancak Şenol Güneş’in halletmesi gereken esasen ‘ki Bursa’da da halletmekte zorlandı’ defansif zaafiyetlerdir. Ön libero Veli sonrası sıkıntıdadır. Beck ile ‘tamam’ gibi görünen sağ bek ters kulvarda partnerini aramakta. Stoperler ise hâlâ güven vermiyor. Elbette tüm bunların daha da göze batmaması için topun önde efektif kullanımı çok önemli. Handikap burada... Özellikle iki kenar, Töre ve Quaresma tıpkı Oğuzhan gibi basit yani ‘tek top oynama’ya ikna edilemezlerse kaptırılan topların geri alınması için onca koşu zorunlu hale gelir/geliyor. Evet, bu oyuncular zaman zaman oyunu süslü, izlenir kılan futbolcular ancak topa olan tutkularının savunmayı kırılgan hale getirdiği de göz ardı edilmemeli.

Güneş can kulağıyla dinlenmeli

En büyük gücü taraftarından yoksun Beşiktaş diğer gücü olan tempo/hız kurgusuna ulaşmak için gerek ön, gerek arka kenarlardaki oyuncu performanslarına hayli muhtaç görünüyor. Unutmayalım, oyuncu performansı ancak takım performansının yükselişiyle mümkün. Elbette tersi de... Yapılması gereken ise Şenol Güneş’i can kulağıyla dinleyip, planlarını olabildiğince sahaya yansıtmaya çalışmak olmalı.

Yazarın Diğer Yazıları
Tümü