Arama

Popüler aramalar

Bursa'nın verdiği ilham

Haberin Devamı

Biz küçükken en büyük ceza, sokağa çıkamamaktı. Herkes oynarken işlediğin bir ‘suç’ yüzünden top peşindeki arkadaşları camdan izlemek büyük bir iç sıkıntısı ve evdekilere duyulan kocaman öfkeydi. Şimdi büyük kentlerde kapının önüne bile çıkamayan çocukları düşünüyorum da, futbol denen oyunun verdiği ilhamdan nasıl da mahrum yavrucaklar. Futbol, üç direk arasından geçirilen topun getirdiği puanlardan, kaldırılan kupalardan çok daha fazlası bir oyundur. Tersi olsa, sadece gol ve puan olsa bu kadar çok insan bu oyunu ne izler ne oynardı emin olun. İnsanlar, farkındalar ya da değiller bilemiyorum, ama esasen yaşamlarına dair ‘ilham’lar bulmak için futbolun etrafına kümeleniyorlar diye düşünüyorum.

Dayanışma, akıl ve duyguyla
Bursaspor’un yaptığının önemi bu memlekette şampiyon olmayı başaran beşinci takım olmasından öte tam da bu ‘ilham’la ilgili bana sorarsanız. Zayıf gibi görünenin içindeki cevherin açığa çıkarılması, o cevherle çok güçlülerin yaptığını yapabilmek, dahası onların ‘oyununu bozmak.’ “Arkadaş bu problem başka türlü de çözülebilir” demek Bursa’nın yaptığı biraz da... “Para, güç, fiyaka her şey değildir, aslolan onca para dökmeden de, akılla, duyguyla, dayanışmayla, arkadaşlıkla, bağlılıkla, inatla, arzuyla yapabileceğinin en iyisini yapmaya çalışmaktır.” Bursa’nın bana verdiği ilham tam da budur. Bursa sadece Bursalılar için değil, memleketin ve gezegenin dört bir yanındaki ‘sınırlı güce sahip’ insanlara, gruplara başka bir dünyanın nasıl mümkün olabileceğinin ipuçlarını da vermiştir bu şampiyonlukla. Ama tabii bunu okuyabilene...

Tekrarlanmasa da olur!
Bu işi bir daha tekrarlar tekrarlayamaz, ben işin bu tarafına hiç takılmam. Önemli olan yapılmış olmasıdır, yapılma biçimidir. Olanakların ve duygunun bireşimiyle neler yapabileceği tarihte bir çok kez olduğu gibi bir kez daha gösterilmiştir. Buna “şans”, “tesadüf”, “rakiplerinin gafleti” diyenler de çıkacaktır elbette. Bütün bunlar doğru bile olsa bu yapılanın değerini bir gram bile düşürmez. Bursa, iyi bir takım olmak, dahası birlikte eğlenmek için şimdiye kadar ezberletilen şeylere sanıldığı kadar da ihtiyaç olmadığını gösterdi. Futbolcuların yeteneklerini geliştirmeye çalışarak, uygun yere takıma uyacak oyuncular bularak, tribün eğlencesini diğer tribünlerden farklılaştırarak, hedefe pekala ulaşılabiliyormuş. Bunları gösterdi. Şimdi bu futbol çok acayip bir oyun. Sürekli başkaları için bir şey yapıyorsun. Müdafaa hücum için, orta saha hem geri hem ileri için, taraftar futbolcu için, futbolcu tribündekiler için sürekli bir şeyler yapıyor. Başkalarını bilmem, ben futbolun bu yanına, ‘dayanışmacı’ yanına bakarım. Bursa’nın bu yıl ‘dayanışma’yla nelerin başarılabileceği konusunda insanlara muazzam ilhamlar verdiğini düşünüyorum. Tabii dediğim gibi, bunu okuyabilene.

Yazarın Diğer Yazıları
Tümü