Arama

Popüler aramalar

Atı olan el atına biner mi?

Haberin Devamı

Bu coğrafyada yaşayanların ağırlıklı çoğunluğu ‘birinin gelip kendilerini kurtaracağı inancıyla’ verir son nefesini. Büyük çoğunluk geleceğini bir kişinin mucizevi formülleri ve haliyle onun iki dudağının arasından çıkacak sözcüklere terk ettiği coğrafyalarda ne futbol, ne basketbol, ne bilim, ne de herhangi bir alanda hayatın ‘mutluluk’ ve ‘ilerleme ekseni’nde gelişmesi mümkün olabilir mi? Bu, hayatın da, futbolun da en sevmediği durumdur!

Sonu da böyle olur işte, geleceğin başkalarının yaptıklarına ya da yapamadıklarına bağlı kalır. Yani türküde söylendiği gibi, “Atı olan el atına biner mi?”
Kuşkusuz ki Fatih Terim bu ülkenin ‘notları en yüksek hocası’dır. Lakin sorun burada olamaz? Bu takımın -ya da basketbol milli takımının- oyuncu kadrosu gündelik yaşamları da dahil ‘mucizevi lidere’ ve onun motivasyonuna ihtiyaç duyarak oynamaya alışık olduğundan takım olmayı başaramıyorlar ve bu eksiklikleri dolayısıyla çoğunun ülke sınırları dışında hiçbir hükmü yok.

Ne garip ülkede yaşıyoruz değil mi? Olacağı iddia edilen her şey kısa sürede aslına rücu ediyor ve hiçbirimiz buna şaşırmıyoruz. “Şerbetli olmak” deniyor buna eski dilde..
Peki dün akşam ne oldu? Biz Andorra’yı yendik, Romanya ise Macaristan’ı. Demek ki neymiş mucize gerçekleşebilirmiş! Mucizeler olmazsa şu hayat yaşanır mı?
Peki “Maçın güzel hiç bir yanı mı yoktu” diye sorulacak olursa şunu söylerim; her golden sonra golü atan da, pası veren de, golü gören de çocuklar gibi şendi. Futbol da başka ne ki, o anlık mutluluk... Sonrası..
“Zaman en iyi güreşçidir..”

Yazarın Diğer Yazıları
Tümü

‘’Oynatmama problemi!‘’

07 Eylül 2013, Cumartesi 12:00
YAZININ DEVAMI