Yeni Fenerbahçe

Haberin Devamı ›
Aziz başkanın aba altından gösterdiği sopa ve inandığını belirterek ortaya koyduğu hedefle başlayan yeni Fenerbahçe süreci tüm hızıyla devam ediyor. İçerde veya dışarda farketmeden, Fenerbahçeli futbolcular ilk yarıdaki bütün kötü alışkanlıklarını bir kenara bırakıp yeni Fenerliliğin gereklerini ikinci yarının başından beri yerine getiriyor. Aykut hoca da hem kenarda daha güvenli duruyor, hem de oyuna müdahaleleri, skoru korumaya yönelik değil, skoru çoğaltmaya dönük hamleler yapıyor. Tribünler ise “Bu Trabzon nasıl olsa takılır, ortalıkta da başka görünen yok, biz bu seneyi götürürüz” heyecanı ve inanmışlığı ile müthiş destek veriyor takıma.
Kayserispor, biraz da erken gelen gol ile bocalamaya başlayınca sahanın her yerini iyi kullanan Fenerbahçe ilk 45 dakikada hem yakaladığı üstünlüğü rahatlıkla sürdürdü, hem de rakibine top kullandırmayarak moral olarak çökertti... Fenerbahçe’ye topla oynama yüzdesini yükseltme fırsatı verirseniz işiniz zorlaşır. Çünkü daha önceki yazılarımızda da hep söylediğimiz gibi Sarı-Lacivertliler’in farkı ‘oyuncu kalitesindedir’. Aslında yeni Fenerbahçe’de en önemli değişiklik; rakip ne kadar baskı yaparsa yapsın, ne kadar toplu olarak pres uygularsa uygulasın, yılmamaları, hem rakibin topunu çalmaları, hem de çaldıkları topu boş alanlara taşıyarak kendilerinde çok tutup, doğru paslarla rakibi yıldırmaları, dağıtmaları.
Türkiye Ligi’nde şampiyonluk fitilini, öncelikle saha içinde mücadele eden, ısıran, basan, yenilgiyi kabul etmeyen isyankarlıkta olan Türk futbolcular ateşler. Takımdaki yabancılar da bu havaya inanıp, onların peşine de takılırsa mutlu sona ulaşılır. Emre, Selçuk, Topuz, Gökhan, kalede de Volkan meşaleyi yakanlar olacaktır. Tacı da usta Alex taktırır.