Trabzon'un Onur'u

Haberin Devamı ›
Çok geçmeden Eskişehir'in çıkıştaki pas hatası ve kaptırdıkları topla Adrian'ın 14. dakikada golü gelince, ligde oynanan 3-0 mağlubiyetle biten maçın da rönvanşı alınacak gibiydi. Ama ne olduysa oldu, Trabzon tempoyu düşürdü. 29. dakikadan sonra ise eski bildiğimiz, ayarsız paslarla, organizasyonu bozuk ve yavaş yapısıyla alıştığımız, eleştirdiğimiz Bordo Mavililer çıktı ortaya.
Şimdi diyeceksiniz ki; hafta sonu önemli maç var. Üstelik de kader maçı sayabilecek Galatasaray'a karşı oynanacak maç.. Ee, bu da kupa maçı 2-0 öndeyken, işi rölantiye almak akıllaca! Hiç de öyle değil.. Nedenini anlatalım. Erken gelen 2 gol Eskişehir'e risk alma zorunluluğu, sorumluluğu getirdi. Dağınık olarak saldırmaya başladı. Trabzonsporlu futbolcular ise topun arkasına çabuk geçerek alanı daraltıp Eskişehir'in baskılı gibi görünen oyununa karşı koymaya çalıştılar. Bu anda defans arası ve arkasına özellikle gecenin iyisi, çabuk Adrian'a atılacak toplarla 3-0'ı yakalayıp maçı çok erken çok net skorla psikolojik olarak bitirirlerdi. Örnek mi: 34'te Henrique'nin kaçırdığı ve 47'de aynı Henrique'nin boş yere harcadığı pozisyonlar... Böyle maçlarda, üstelik de Eskişehir gibi 2-0 geri düştükten sonra son maçlarını 2-2'ye getirme alışkanlığı edinmiş takım karşısında mutlaka 3'ü bulacaksın, rahat edeceksin. Hafta sonunu sonra düşüneceksin.
Bütün bunlar olurken gecenin ismi de, rengi de Trabzon'un 'Onur'lu elleri ile skor Trabzon'un lehte kalabildi. Ama Onur, her gece altı net pozisyonu çıkaramayabilir. Lastik gibi uzayamabilir, ahtapot olup geçit veremeyebilir böyle bir maça denk gelirsinez, öne geçtiğiniz halde maçı geride bitiriverirsiniz..
Şenol hoca, tehlikeyi görünce doğru hamle ile 67. dakikada Aykut'u oyuna alıp, orta sahada Zokora'ya bir kesici yardımcı verdi. O dakikadan sonra maça denge geldi. Eskişehirliler karşı direnci kıramadıkça dakikalar ilerledikçe sinirlendi. Sapara'nın öne oynadığı anlar Trabzon için kazanç ama Zokora'yı yalnız bırakması Trabzon'un zor maçlarda belini kırar. Adrian ise sahanın Onur'dan sonraki iyisiydi. Geçen seneki formunu arattıran Olcan ise daha basit oynarsa daha efektif yardımlaşırsa hem kendisi az yorulacak, tehlike bölgesinde diri kalacak hem de takımı adına çok daha tehlikeli kanat aksiyonu gerçekleştirecek. Hep bir fazlasını yapmak istiyor. Ya baskı yiyip topu kaybediyor ya arkadaşları markaja giriyor.. Kafası yerde olunca da oyunu iyi okuyamıyor.
Eskişehir; belli ki, lig maçındaki 3-0'lık galibiyetin bu maçta da olacağı zannetmiş. Eksik konsantrasyon ve kendi oyun kimliklerinin dışında başladıklarında sonucun ne olduğunu herhalde görmüşlerdir. Son dakikalarında zaman zaman sertleşen maçın enteresan anlarından birini Serkan'ın yerde kaldığı pozisyonda Alper Potuk'un oyuna devamında gördük. Erkan ile ikili mücadelede yerde kalan Serkan'ın tam da yanındaki pozisyonda, Alper gibi genç ve geleceği olan bir futbolcu topu dışarı bırakmalıydı. Bu gruptan çıkma konusunda enteresan sonuçlar yaşanabilir.