Organize...

Haberin Devamı ›
Sapına kadar futbol oynandı dün gece. Sonucu ne olursa olsun, içinden galip çıkmasa da maçın, her iki takım da neleri varsa sahaya koydular. Baskı, tempo, mücadele. 90 dakika heyecan fırtınası gibi geçti. Hamburg yorgunu denilen Galatasaray, beklenilenin ötesinde her şeyiyle mücadele etti. Trabzonspor adına iki talihsizlik oldu; 7. dakikada golü buldular, tam işi kıvamına getirdiler, ışıklar söndü. Bordo-Mavililer duraksadı, Cim Bom toparlandı. İkinci yarı başladı, yine Trabzonspor topa çok sahip olurken bu sefer de 61. dakika şovu, sahaya atılan balonlar, konfetiler fren tesiri yaptı. Cim Bom yine toparlandı. Bülent hoca, göbekte Ayhan-Mehmet Güven kontrolü düşünmüştü. Galatasaray’ın pozisyon veren sağ tarafını ise Sabri ve Barış’a teslim etmişti. Bu iki oyuncunun savunma anlayışlarının savruk olması Ersun hocanın iştahını kapartmış ki, Alanzinho, arkasında Cale, biraz daha iç tarafta Colman ile orayı iyi kullandı. İşin aksadığını gören Cim Bom, Mehmet Güven’i Barış’ın yerine, Barış’ı Ayhan’ın yanına çekerek daha çok koşan, Trabzon orta sahasına baskı yapan ikiliye döndü. Ama sorun, ne Mehmet Güven’in ne de Barış’ın oyun kalitesi olarak, Galatasaray’ın kalitesinin altında olmaları. Pozisyon olarak da, aldıklarını pas olarak kullanırken de basit hatalar yapıyorlar. Hakan ile Emre Aşık soğukkanlı ve doğru işler yaptılar. Volkan da onlara eşlik etti. Kocaman yük taşıyan Arda’ya nazar boncuğu gerekli, bu çocuk çok yürekli. Ümit’in Baros’u desteklemediği, Yaser’in ihanet gibi kırmızı kartı görmesi de bir kenara not edilmeli. Ağır zemin, organize hücumlarda organize hatalar getirerek, iki takıma da şampiyonluk yolunda yaramayacak bir sonuç çıkarttı.